Ulaştırma ve Altyapı
Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Avrasya’daki tek sivil havacılık platformu olan
İstanbul Airshow’ da yaptığı konuşmada Türkiye’nin havacılıkta dünyanın en
hızlı gelişim gösteren ülkelerinden biri olduğunu belirterek, “Dış hatlarda 50
ülkede 60 noktaya uçuş gerçekleştiriliyorken uçuş ağımıza 286 yeni nokta
ekleyerek 131 ülkede 347 noktaya ulaştırdık. Şili'nin başkenti Santiago'ya THY
ile İstanbul-Sao Paolo-Santiago hattında haftalık 4 frekans olarak seferlere
başlamayı planlıyoruz. Böylelikle THY Şili'ye ilk kez sefer gerçekleştirmiş olacak.”
dedi. Bakan Uraloğlu, İstanbul-Kuala Lumpur-Sydney hattında da seferlere
başlanacağını bildirerek, “Böylece bu senenin sonunda dış hatlardaki uçuş nokta
sayımızı 349'a çıkarmayı hedefliyoruz.” dedi.
Ulaştırma
ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Avrasya’nın tek sivil havacılık
platformu olan İstanbul AirShow 2024 Uluslararası Sivil Havacılık Fuarı Açılış
Töreni’nde konuştu. Burada yaptığı açıklamada, “Zaman; geri döndürülmesi,
depolanması ve durdurulması mümkün olmayan bir kaynak. Bu nedenle internet ile
bir video ya da sayfa açmak istediğinde bunun saniyeler içinde açılmasını
istiyor. E-ticaret ile alışveriş yaptığında kargosunun ertesi gün eline
ulaşmasını bekliyor. Hastanede, bankada ya da herhangi bir devlet dairesinde
sıra beklemek istemiyor. Bu durum ulaşım sektöründe de aynı şekilde. İnsanlar
artık A noktasından B noktasına en hızlı güvenli ve konforlu bir şekilde nasıl
varırım sorusuna cevap arıyor? İlk önce gideceği yerde havalimanı varsa uçak
bileti bakıyor. Yüksek hızlı tren var mı diye bakıyor. Yollarda en üst düzey
kalite arıyor, otoyol istiyor, bölünmüş yol istiyor. Özetle yaşadığımız çağda
artık ulaşılabilirlik ve hız faktörlerinin, hayatımızın her alanına radikal bir
şekilde etki ettiğini görüyoruz.” dedi.
“Yüksek Hızlı Trenler İle
Bugüne Kadar Yaklaşık 91 Milyon Yolcu Taşıdık”
Bugün
vatandaşların taleplerine cevap veren bir Türkiye olduğunu ifade eden Bakan
Uraloğlu, “Son 22 yılda Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı ulaştırma
hamleleriyle ülkemize çağ atlattık. 2002 yılında toplam araç sayımız yaklaşık
8,5 milyon ve bölünmüş yol uzunluğumuz 6 bin 101 kilometre iken ortalama
seyahat hızımız saatte 40 kilometreydi. Bugün araç sayımız 30 milyonu geçmesine
rağmen ortalama seyahat hızımız yaklaşık 90 kilometreye çıkmış durumda. Bunu bölünmüş
yol uzunluğumuzu yaklaşık 30 bin kilometreye çıkararak sağladık. Yüksek hızlı
trenler ile bugüne kadar yaklaşık 91 milyon yolcu taşıdık. Havacılıkta ise
dünyada en hızlı gelişim gösteren ülkelerden biri olarak çağ atladık. Çünkü
uluslararası düzeyde Ülkelerimiz için vazgeçilmez olan ekonomik işbirliklerinin
tesisi ve dış ticaret faaliyetlerimizin gelişmesi için gerekli olan en hızlı,
güvenli ve konforlu ulaşım yolunun havayolu olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu
noktada bugün burada sadece havacılık ve uzay sektörünün geleceği için değil
ülkelerimizin ekonomik ve sosyo-kültürel geleceği içinde bir araya gelmiş
bulunuyoruz.” diye konuştu.
“Havayolu Ulaşımı
Kazan-Kazan Devrinin En Önemli Dinamosu”
Bakan
Uraloğlu, modern ekonomilerin başlıca özelliğinin çokuluslu üretim,
ülkelerarası finansal akımlar ve uluslararası ticaret hacminin çok büyük
boyutlara ulaşması olduğunu ifade ederek, “Kapılarını örtersen, gözlerini,
kulaklarını kapatarak dünyadaki gelişmelere uzaktan bakarsan, dost edinmezsen
bugünün dünyasında yerin yok. Devir artık kazan-kazan devri. Havayolu ulaşımı
ise kazan-kazan devrinin en önemli dinamosu. Bu nedenle tüm dünyada hava
ulaşımına verilen önem, diğer ulaşım modlarına göre daha hızlı bir şekilde
artmaktadır.” şeklinde konuştu.
THY, Şili'ye İlk Kez
Sefer Gerçekleştirecek
Türkiye’nin
Asya ve Avrupa arasındaki doğu-batı koridorunda doğal bir köprü olduğu gibi
Kafkas ülkeleri ve Orta Asya’dan Afrika’ya uzanan koridorun da tam ortasında
bulunan ve 4 saatlik uçuş süresiyle 1,4 milyar insanın yaşadığı 67 ülkenin de
merkezinde bir lokasyona sahip olduğunun altını çizen Uraloğlu, “Gökyüzünde
kurduğumuz köprülerle havacılık alanında Avrasya bölgesinde lider bir küresel
havacılık merkezi olmuştur. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde
‘dünyada ulaşamadığımız hiçbir nokta kalmayacak’ hedefiyle hareket ederek
ülkemizi; dünyanın en geniş uçuş ağına sahip ülkelerden birine dönüştürdük.
Hava Ulaştırma Anlaşmamız bulunan ülke sayısını 81’den, 173’e yükselttik.
Böylece dış hatlarda 50 ülkede 60 noktaya uçuş gerçekleştiriliyorken uçuş
ağımıza 286 yeni nokta ekleyerek 131 ülkede 347 noktaya ulaştırdık. Bu sayıyı
arttırmak için yeni çalışmalara da devam ediyoruz. Uzun süredir yaptığımız
görüşmeler sonucunda Şili'nin başkenti Santiago'ya 18 Aralık 2024 tarihi
itibarıyla THY ile İstanbul-Sao Paolo(Brezilya)-Santiago hattında haftalık 4
frekans olarak seferlere başlamayı planlıyoruz. böylelikle, THY Şili'ye ilk kez
sefer gerçekleştirmiş olacak. Öte yandan, THY'nin 4 Aralık 2024 tarihi itibarıyla
İstanbul-Kuala Lumpur-Sydney hattında seferlere başlamasını da öngörüyoruz. Bu
yıl başlanan Melbourne seferlerinin ardından Sydney de Avustralya kıtasında
açacağımız ikinci yeni nokta olacak. Böylece bu senenin sonunda dış hatlardaki
uçuş nokta sayımızı 349’a çıkarmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.
Her 1,5 Yılda Bir
Havalimanı Yapıldı
Bakan
Uraloğlu, iç hatlardaki aktif havalimanı sayısının da 26’dan son olarak 10
Ağustos’ta hizmete açılan Çukurova Uluslararası Havalimanıyla 58’e
çıkardıklarını anımsatarak, “Dile kolay her 1,5 yılda bir havalimanı yapmışız.
Çukurova Uluslararası Havalimanı da hem bölgemizin hem de ülkemizin havacılık
alanında uluslararası bir aktarma merkezi olması adına önemli bir yatırım oldu.
Havalimanımız ile birlikte ülkemizin geleceğe açılan kanatları daha da büyüdü.
2018 yılında hizmete açtığımız İstanbul Havalimanı ile de bugün ülkemiz ve
İstanbul, dünyanın en büyük küresel transit merkezlerinden biri haline gelmiş
durumdadır. Avrupa’nın en yoğun havalimanı olarak yıllardır sahip olduğu
birinciliği sürdürmeye devam ediyor.” dedi.
“En Geç Yıl Sonunda
TÜRKSAT 6A’yı Devreye Alacağız”
Sivil
Havacılık alanında çağ atlatan bu başarıları hayata geçirirken aynı dönemde
yerli ve milli havacılık ve uzay teknolojilerini de geliştirerek Türkiye’nin bu
alanlarda uluslararası arenada söz sahibi ülkelerinden biri olduğunu kaydeden
Uraloğlu, “Bugün kendi yakın yörünge, gözlem ya da haberleşme uydularını
geliştiren ve üreten bir ülkeyiz. En önemli projelerimizden biri de hiç
şüphesiz ilk yerli ve milli haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A’dır. Bilindiği üzere
uydumuzu Temmuz ayında uzaya başarıyla fırlattık. Test sürecine başladık.
İnşallah en geç yıl sonunda uydumuzu devreye alacağız. Türkiye, TÜRKSAT 6A'dan
edindiği tecrübelerle bölgesindeki ülkeler için haberleşme uydusu üretim
merkezi hâline de geldi. TÜRKSAT 6A’nın üretimi ile ülkemiz haberleşme uydusu
üreten ilk 11 ülke arasında yerini aldı ve uydu ihracatçısı konumuna yükselmiş
oldu.” şeklinde konuştu.
“Türkiye, Avrasya'daki
Havacılık ve Havalimanı Sanayii İçin Önemli Bir Lider Rol Üstlenmektedir”
Bakan
Uraloğlu, hava savunma sanayinde de Dünya güç dengelerini değiştiren, muharebe
alanında çığır açan teknolojilere imza attıklarını söyleyerek, “2000'li
yılların başında İHA'ları kimse bilmezken ilk milli uçuş bilgisayarını
geliştirdik. Savunma Sanayii Başkanlığı liderliğinde yürütülen çalışmalarla;
2007'de Bayraktar Mini İHA, 2010’da Anka, 2014'te dünyaya nam salmış Bayraktar
TB2 ve 2019'da da Akıncı'yı geliştirdik. 2022’de Bayraktar Kızılelma’yı ve son
olarak 5'inci nesil çok rollü savaş uçağı olan KAAN’ı gökyüzünde görerek bunlar
gibi nice başarıya imza attık. Sivil Havacılık sektörü ile havacılık ve uzay
teknolojileri alanında çağ atlatan tüm bu projelerle birlikte; Türkiye,
Avrasya'daki havacılık ve havalimanı sanayii için önemli bir lider rol
üstlenmektedir.” şeklinde konuştu.
Havacılık
sanayinin sivil yönüne odaklanan ve tüm paydaşlarını bir araya getirerek
uluslararası entegrasyona hizmet eden İstanbul Airshow’un önemine işaret eden
Bakan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Yerel
ve küresel düzeydeki şirketler arasında yeni ortaklıklar ve iş birlikleri
kurulmasına vesile olarak sektörün daha da büyümesine katkı sağlayacağını
düşünüyorum. Bu tür etkinlikler ile birbirine uzak coğrafyalarda olsa dahi
ülkelerimiz arasında yapacağımız iş birlikleri ile uzakları yakın, ülkelerimizi
komşu kapısı haline getireceğiz. Bugün bu birliktelik vesilesiyle yeni
ortaklıklar, yeni pazarlar ve iş imkânları aralanacak. Ticaretimiz artacak,
sosyal ve kültürel ilişkilerimiz hızlanacak böylece ülkelerimiz arasında yeni
bir dönemi başlatacağız. Bizler, Türkiye olarak tüm dünyayı sarmak istiyoruz,
Türkiye’nin parlak geleceğine sizleri de ortak etmek, sizlerle güçlü
ortaklıklar kurmak istiyoruz.”