Bakan Turhan, Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren
Sendikasının (İNTES) 182'nci Geleneksel Toplantısı'nda yaptığı
konuşmada, 1964'ta kurulan İNTES'in, 55 yıldır Türkiye'ye hizmet eden
çok önemli bir sivil toplum kuruluşu olduğunu söyledi.
Ülkelerin gelişiminde en önemli bileşenlerden birinin hiç
şüphesiz inşaat sektörü olduğunu dile getiren Turhan, inşaat sektörünün,
kalkınma sürecindeki Türk ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olduğunu
bildirdi.
Çimento, seramik, mobilya, cam sanayi ve lojistik gibi
örneklendirilebilecek 150 yan sektörü beslediğini belirten Turhan, bu
nedenle doğrudan ve dolaylı olarak ekonomiye katkı sağlayan inşaat sektörünün,
ülke ekonomisi açısından stratejik bir önem taşıdığını vurguladı.
Etrafa bakıldığında Türkiye'nin kalkındığının,
geliştiğinin, güzelleştiğinin görüldüğüne dikkati çeken Turhan, "Bu
yüzden sadece bir bina, köprü, yol ya da tünel değil, bu aziz milletin
umutlarını ve istikbalini inşa ettiğimizi unutmamamız gerekiyor." diye
konuştu.
Son dönemde Türkiye'de hem inşa sektörü hem de ulaşım ve
iletişim altyapısı açısından çok önemli ve büyük gelişmeler yaşandığına işaret
eden Turhan, Bakanlık olarak yakın tarihin en önemli ulaşım altyapı
projelerini hayata geçirdiklerini söyledi.
Turhan, Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim ve
Osmangazi Köprüleri, İstanbul Havalimanı gibi dev projelerin başarıyla
bitirilerek hizmete verdiğini ifade ederek, "Biz bu yatırımları sadece yol
olsun, köprü olsun, fabrika olsun diye ya da seçim malzemesi olsun diye yapmıyoruz. Ortada
büyük bir resim var. Güçlü ve büyük Türkiye resmi. Tüm yatırımlar ve
ortaya çıkan eserler tek tek bu resme vurulan fırça izleridir. Her
adımımızı, atalarımızdan miras kalan 'insanı yaşat ki devlet yaşasın'
düsturuyla atıyoruz. 'Hizmet eden izzet bulur' diyoruz."
değerlendirmesinde bulundu.
"Kopan
fırtına herkesi etkileyecek"
"Sıradan millet olmadığımız gibi sıradan bir devlet de
olmayacağız" diyen Turhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sıradan olmuş olsaydık, bizi bir kaşık suda
boğarlardı. Bunu hepiniz biliyorsunuz. Tek hesaplarını, sıradan olmamız üzerine
yapıyorlar. Biz de onların bu hesabını, onların beklemediği yani sıradan
olmayan adımlar atarak bozuyoruz. İşte terör örgütlerine karşı Suriye'nin
kuzeyinde yürütmüş olduğumuz operasyonlar. Doğu Akdeniz'deki faaliyetlerimiz.
Libya ile yaptığımız anlaşma. S400 füzeleri almamız. Bunları yapmak
zorundaydık. Bizim için olan biteni seyretme dönemi geride kaldı, çünkü
dünyanın düzeni artık öyle dönmüyor. Uluslararası düzen çatırdıyor.
Uluslararası ticarette, ilişkilerde kopan fırtınaları görüyorsunuz. Kopan
fırtına herkesi etkileyecektir, etkiliyor da. İşte bu fırtınadan güçlü
milletler ve güçlü devletler en az zayiatla çıkacaklardır."
Yapılan yatırımlar hakkında bilgi veren Turhan, söz
konusu çalışmalar sonucu ulaştırma alanında Türkiye'nin yıllardır süren
altyapı problemini büyük ölçüde giderdiklerini ifade etti.
Turhan, kamu özel sektör iş birliği yöntemiyle yapacakları
yüksek standartlı ve yüksek maliyetli projelerin yatırım kararını almadan önce
projeye ilişkin ekonomik ve finansal analizler yaptıklarını
anlatarak, projeleri çok daha kısa sürede vatandaşların hizmetine sunarak
da ekonomik gelişimin ivmesini artırdıklarını belirtti.
"Kazanan
milletimiz olacak, devletimiz olacak"
Karayolları gibi demiryollarını da sürdürülebilir kalkınma
hamlelerinin en önemli halkalarından biri olarak gördüklerini ifade eden Turhan,
demiryolu sektörüne yapılan yatırımlar hakkında bilgi verdi.
Türk sivil havacılığında da tarihi başarılara imza
attıklarını anlatan Turhan, hava ulaşımında örnek alınan bir ülke
olduklarını kaydetti.
Bilişim sektörüne ilişkin bilgiler de veren Turhan, Türkiye'de
internet kullanım oranının 2023'te yüzde 75'ten yüzde 80'e
çıkaracaklarını bildirdi.
Uçtan uca yerli ve milli 5G haberleşme teknolojilerinin
geliştirilmesi için özellikle kritik altyapılarla ilgili üretim çalışmalarının
devam ettiğini aktaran Bakan Turhan, "Hedefimiz 2020 haziranında
yerli ve milli 5G denemelerine başlamak. Bizim işimiz ülkemiz için
üretilen iş ve aşın ulaşım ve haberleşme alanındaki altyapısını
oluşturmak. Bugüne kadar bu konularda önemli mesafeler aldığımız
ortada." değerlendirmesinde bulundu.
"Kanal
İstanbul'da seneye kazmayı vuracağız"
Bakan Turhan, İstanbul Boğazı'na alternatif
sağlayacak mal ve can güvenliğinin teminatı olacak Kanal İstanbul'un tüm
hazırlıklarının bitmek üzere olduğunu dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:
"Önümüzdeki yıl kazmayı vuracağız ancak ezberciler
yine sahnede. Kanal İstanbul olursa, şöyle sakıncalar var, çevre zarar görür.
Bu gibi söylemlere kulak asmıyoruz. İşi depremle irtibatlandıranlar, Kanal
İstanbul deprem hatlarını tetiklermiş, diyenler... Tam bir kara mizah
hali. Bir kısmının derdi çok daha başka. Dertleri aslında samimi eleştiri
değil, siyasi prim elde etmek. Geçmişte bunun nice örneklerini gördük. Ancak
yüce milletimiz bunların hesabını en iyi şekilde gördü. Siyasi ufukları da
pratikleri de AK Parti hükümetlerinin eserlerini kötülemek üzerine kurulu.
Bunlar ne derse desinler, biz işimize bakacağız. İşimiz, milletimizin
aşını çoğaltmak, yollarını aydınlatmak, yarınlarına güvenle çıkmasını sağlamaktır."
Turhan, yapılacak çok iş olduğuna işaret ederek, bunları
hep birlikte gerçekleştireceklerini bildirdi. İnşaat sanayinin bu dönemde altın
çağını yaşadığını dile getiren Turhan, "Önünüzü açmaya, projeler
ortaya koymaya, ufkunuzu genişletmeye devam edeceğiz." dedi.