Ulaştırma
ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kalkınma Yolu Projesi 1. Bakanlar
Konseyi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, Yeni İpek Yolu olarak
nitelendirilen Kalkınma Yolu Projesi ile ilgili Irak, Birleşik Arap Emirlikleri
ve Katar ile birlikte projeyi etraflıca değerlendirdiklerini kaydetti. Bakan
Uraloğlu, “Türkiye ve Irak üzerinden kesintisiz ve hızlı bir şekilde yapılacak
taşımacılığın tesis edilmesinin ulaştırma koridorlarına katkısını ele aldık.
Kalkınma Yolu Projesi sadece bu dört ülke için değil hem bölge coğrafyası için
hem de küresel tedarik zincirleri açısından çok önemli bir projedir.” dedi.
Uraloğlu, ilerleyen süreçte Bakanlar Konseyi’nin tekrar toplanacağını kaydetti.
Ulaştırma
ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Yeni İpek Yolu olarak nitelendirilen
Kalkınma Yolu Projesi kapsamında Türkiye’nin ev sahipliğinde Irak, Birleşik
Arap Emirlikleri ve Katar’ın katılımlarıyla düzenlenen 1. Bakanlar Konseyi
Toplantısı’nın ardından açıklamalarda bulundu. Bakan Uraloğlu, modern
ekonominin başlıca özelliğinin çok uluslu üretim, ülkelerarası finansal akımlar
ve uluslararası ticaret hacminin çok büyük boyutlara ulaşması olduğunu
kaydederek, “Kimse artık tek başına zengin değil ya da kendi kendine yetmiyor.
Kapılarını örtersen, gözlerini, kulaklarını kapatarak dünyadaki gelişmelere
uzaktan bakarsan, dost edinmezsen bugünün dünyasında yerin yok. Herkesin elinde
pastaya katacağı güzel tatlar ve pastadan alacağı payı var. Devir artık “kazan-kazan”
devri…Ulaşım sektörü ise kazan-kazan devrinin en önemli dinamosudur.” dedi.
“Projeyi
Hep Birlikte ve Etraflıca Değerlendirme İmkanı Bulduk”
Bakan
Uraloğlu, sadece ulaşım ve lojistik sektörlerinin geleceği için değil 4 ülkenin
ekonomik ve sosyo-kültürel geleceği için de bir araya geldiklerini belirterek,
“Çünkü, ülkelerimiz için vazgeçilmez olan ekonomik iş birliklerinin tesisi ve
dış ticaret faaliyetlerimizin gelişmesi için ulaşım olanaklarının güvenli,
kesintisiz ve hızlı olması çok önemlidir.” ifadelerini kullandı. Uraloğlu,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 22 Nisan 2024 tarihinde Irak’a
gerçekleştirilen ziyaret kapsamında Türkiye, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri ve
Katar olarak “Kalkınma Yolu hakkında Ortak İş Birliği Mutabakat Zaptı’nı”
imzaladıklarını anımsatarak, “Bu Mutabakat Zaptı ile dört ülke arasında
Kalkınma Yolu Projesi çerçevesinde Bakanlar Konseyi’ni kurma kararı almıştık.
Bugün de Türkiye olarak bu konseyin ilk toplantısına ev sahipliği yaptık.
Kalkınma Yolu Projesi ile ilgili dört ülkenin işbirliğini en üst seviyeye
çıkaracak olan bu konsey vasıtası ile projeyi hep birlikte ve etraflıca
değerlendirme imkanı bulduk.” şeklinde konuştu.
Atılacak
Adımlar Belirlendi
Uraloğlu,
Türkiye ve Irak üzerinden kesintisiz ve hızlı bir şekilde yapılacak
taşımacılığın tesis edilmesinin ulaştırma koridorlarına katkısını ele
aldıklarını vurgulayarak, “İlerleyen dönemde bu alandaki iş birliğimizin somut
çıktılarını ortaya koymaya yönelik atılacak adımları da belirledik. Birlikte
hareket etmek ve planlarımızı hızla hayata geçirmek adına konseyin
faaliyetlerini önemsiyoruz. Ayrıca, ilk toplantımız olması sebebiyle, Kalkınma
Yolu Projesi kapsamında oluşturulan Bakanlar Konseyinin yönetim ve işleyiş
mekanizmalarının belirlenmesi ve bu konuda gelecekteki yol haritasını ele
aldık.” diye konuştu.
“Kalkınma
Yolu Hem Bölge Coğrafyası İçin Hem de Küresel Tedarik Zincirleri Açısından Çok
Önemli Bir Proje”
Kalkınma
Yolu Projesi kapsamında kurulan bu Konseyin bünyesindeki toplantıların devam
edeceğinin altını çizen Uraloğlu, “Proje kapsamındaki iş birliğimizin daha da
güçlenerek ilerleyeceğine inancım tamdır. Kalkınma Yolu Projesi sadece bu dört
ülke için değil hem bölge coğrafyası için hem de küresel tedarik zincirleri
açısından çok önemli bir projedir.” dedi. Projenin sadece bir ulaştırma projesi
olmadığını, bölgenin refah ve istikrarını artıracak çok daha geniş kapsamlı bir
proje olarak ön plana çıktığını belirten Uraloğlu, “Kalkınma Yolu Projesi ile
Irak’ta inşa edilen FAV Limanı'ndan Londra'ya kadar kara ve demir yolu ile
Avrupa'nın her ülkesine kesintisiz ulaşım sağlayacağız. Asya ile Avrupa
arasındaki seyahat süresini Türkiye üzerinden önemli ölçüde azaltacağız. FAV
Limanı’ndan yola çıkacak bir geminin Süveyş Kanalı üzerinden Avrupa’ya ulaşması
arasında geçecek olan süre ile Kalkınma yolu üzerinden aynı yükün Avrupa’ya
ulaşması arasında 15 günlük bir kazanım sağlanacak.” diye konuştu.
“Çin’den
Kalkıp Ümit Burnu’na Dönen Gemiler de 35 Günde Ulaştıkları Londra’ya Yaklaşık
45 Günde Ulaşıyor”
Kovid-19
pandemisiyle küresel tedarik zincirlerinde başlayan dönüşümün devamında, 2022
yılında başlayan Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında Türkiye’nin içinde bulunduğu
bölgenin lojistik haritasındaki değişim sürecini de hızlandırdığını kaydeden
Uraloğlu, “Yine, 2023 yılının Ekim ayında başlayan İsrail-Filistin savaşıyla
birlikte, Kızıldeniz Bölgesi’nde yaşanan güvenlik krizi sonucunda Süveyş
Kanalı’nda ticari gemi geçişleri sıkıntıya girdi. Bu güzergah küresel
denizcilik şirketleri tarafından tercih edilmemeye başladı ve bunun yerine Ümit
Burnu’na yöneldiler. Çin’den kalkıp Ümit Burnu’na dönen gemiler de 35 günde
ulaştıkları Londra’ya yaklaşık 45 günde ulaşıyor. Burada da 10 günlük bir artış
var ve bu yüzde 30 civarında maliyet artışı demek. Dolayısıyla biz mesela bugün
Kalkınma Yolu Koridorunu bitirmiş olsaydık bu tür maliyetler de düşmüş
olacaktı.” ifadelerini kullandı.
Kalkınma
Yolu’nun sadece uygun maliyetli ve kısa süreli bir ulaştırma koridoru sunmakla
kalmayacağını, aynı zamanda mevcut ulaştırma koridorlarının tamamlayıcısı da
olacağını belirten Bakan Uraloğlu sözlerine şöyle devam etti:
“Doğu
batı yönündeki koridorları kuzey güney yönünde de bağlayacak. Böylece, global
ticaret sistemine doğrudan katkı sağlayacak olan Kalkınma Yolu Projesi
katılımcı bütün ülkelerin kalkınmasına ve gelişmesine de katkı sağlayacak. Tüm
bu açılardan düşünüldüğünde, oluşturduğumuz Bakanlar Konseyinin son derece
önemli bir misyon üstlendiği aşikardır. Kalkınma Yolu Projesi Bakanlar
Konseyinin bu dört ülke ve bölge coğrafyası için hayırlı olmasını diliyor ve
değerli mevkidaşlarım başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürlerimi
sunuyorum.”