Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Bakanlığın, Sivil
Havacılık Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü ile Bilgi Teknolojileri
ve İletişim Kurumu’nun 2022 yılı toplam bütçe ödeneğinin yaklaşık 71 milyar TL
olarak öngörüldüğünü duyurdu. Havayolu, karayolu ve denizyolu alanında Kamu
Özel İşbirliği (KÖİ) Modeli ile yapılan yatırımlara dikkati çeken
Karaismailoğlu, “2024 yılında gelir-gider dengesi baş başa noktaya gelecektir.
2025 yılından itibaren elde edeceğimiz gelirler, yapacağımız ödemelerin
üzerinde olacaktır. Böylece ulaştırma sektörü genel olarak
değerlendirildiğinde, KÖİ Modeli ile yapılan projeler özelinde net nakit akışı
sağlanacak. Dolayısıyla, devletimiz ilave gelire kavuşmuş olacak” dedi.
Kanal İstanbul Projesi’nin
mühendislik çalışmalarında 204 bilim insanının görev aldığını kaydeden
Karaismailoğlu, “Kanal İstanbul Projesi, tamamlandığında başta İstanbul Boğazı
ve çevresindeki vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlaması ve Boğaz’ın
tarihsel ve kültürel dokusunu korumasının yanı sıra; İstanbul Boğazı’nın trafik
yükünü hafifletecek” ifadelerini kullandı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil
Karaismailoğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yaptı;
“Türkiye’nin sadece 4 saatlik
uçuş süresiyle, 1 milyar 650 milyon insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar Gayri
Safi Milli Hasıla’ya ve 7 trilyon dolar ticaret hacmine sahip 67 ülkenin
merkezindedir. Bu stratejik konumumuzun bize yüklediği misyon ile ülkemizi;
hava, deniz, kara ve demiryollarının bölgesel kesişme ve hub noktası haline
getiriyoruz. Bu hedefe ulaşabilmek için ortak akılla ürettiğimiz stratejik
adımları ivedilikle atıyoruz. Sosyo-demografik, arazi kullanımına ait ulaştırma
sistemlerine, altyapıya ve turizme ilişkin veriler ışığında hazırladığımız
Ulaştırma ve Lojistik Master Planı’mıza ve 2024-2028 dönemini kapsayan 12.
Kalkınma Planı’na dayanarak ülkemizin bütünsel ve sürdürülebilir kalkınma
hamlelerinin sac ayaklarından biri olmaya devam edeceğiz” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı
olarak temel faaliyet alanının insan, yük ve data hareketliliğini sağlamak
olduğunu belirten Karaismailoğlu, buradaki ana hedefin hareketliliğin önündeki
sınırları kaldırmak ve bütünsel kalkınmaya katkı sağlamak olduğunu kaydetti, bu
amaç için mobilite, lojistik ve dijitalleşmeye odaklandıklarını söyledi.
PROJELERİMİZLE ÜLKEMİZİ DAHA İLERİ TAŞIMAYA GAYRET EDİYORUZ
“Bundan 19 yıl önce, 2002
yılında, AK Parti iktidarıyla ülkemizde başlayan ‘yeni ulaşım ve iletişim
çağı’, yenilenme ve dönüşüm süreciyle devam ediyor” diyen Karaismailoğlu, şu
değerlendirmelerde bulundu:
“Bu dönüşüm, ulaşım ve haberleşme
alanlarında bütünsel kalkınma odaklı mobilite, dijitalleşme ve lojistik
dinamikleriyle şekillenen, yeni, etkin ve dünyayı bu coğrafyaya entegre etmeyi
hedefleyen iddialı bir sürece işaret ediyor. Bu iddialı hedefe odaklanıp,
projelerimizle ülkemizi daha ileri taşımaya gayret ediyoruz. Bundan önce olduğu
gibi bundan sonra da ulaşım ve haberleşme sektörleri, başta ekonomi olmak üzere
her alandaki gelişmenin ana lokomotifi işlevleriyle 2071’e uzanan yolculukta en
önemli dinamikler olacaklar. Daha önce ulaşım ve haberleşme sektörlerindeki
temel belirleyicileri; ‘Halihazırdaki ihtiyaçlar, beklentiler ve bunların itici
gücü olan hedefler’ olarak sıralıyorduk. Yeni dönüşüm sürecinde ise açığa
çıkmamış ihtiyaçları planlamalarımıza daha fazla dahil edeceğiz. Her
çalışmamızı vizyoner bir bakış açısıyla, mobilite, dijitalleşme ve lojistik
dinamiklerini dikkate alarak gerçekleştireceğiz. İnsanımıza hizmet sunmak
kadar, coğrafi açıdan kalkınmada eşitliğe destek vermek hedefiyle de
çalışıyoruz. Ulaşım ve haberleşme alanlarında hem yerel hem de uluslararası
kamu ve özel sektörün karar vericilerini İstanbul’da buluşturan, Ulaşımın ve
haberleşmenin dünyadaki ve Türkiye’deki geleceğinin yol haritasının
belirlendiği, Lojistik, mobilite ve dijitalleşme vizyonu ile geleceğin ulaşım
ve haberleşme teknolojilerinin bizlere ‘sürdürülebilir bir dünyanın ve yaşamın’
kapılarını nasıl açabileceğinin konuşulduğu, 12. Ulaştırma ve Haberleşme
Şûrası’nda ana motivasyon kaynağımız; bütünsel kalkınmaya sağladığımız katma
değer olmuştur. Bakanlığımızın kritik başarı faktörlerini belirlemek, hedef
gelişim alanlarımızı ve sorumluluklarımızı yeniden tespit etmek açısından
Şûra’mız çok büyük önem taşıyordu.”
YOL HARİTASINI BELİRLERKEN KANAAT ÖNDERLERİNE KULAK VERDİK
Yol haritasını tekrar
belirlerken; öncelikle yerli ve yabancı sektör temsilcileri ile kanaat
önderlerine kulak verdiklerini anlatan Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu,
Türkiye’nin sadece sınırları içerisinde değil, bölgesinde de etki alanını
geliştirmek için atacağı adımların altyapısını hazırlarken katılımcı bir
yaklaşımdan yana olduklarını, bu tabloyu, “ortak akıl” ile tespit ettiklerini vurguladı.
Haberleşme, havayolu, karayolu,
denizyolu ve demiryolu olmak üzere 5 sektör özelinde; finans yönetimi, enerji
verimliliği, çevresel ve toplumsal sürdürülebilirlik, yönetişim, insan
kıymetleri ve eğitim, kalite ve verimlilik, emniyet ve güvenlik, teknoloji,
inovasyon ve dijitalleşme ile mevzuat başlıkları altında topladıklarını
kaydeden Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ne mutlu bize ki; ‘Temel
Politika Alanları’ diye adlandırabileceğimiz bu başlıklar, son derece verimli
geçen üç günün ardından Şûra’mızın odak konuları olan dijitalleşme, mobilite,
lojistik alanlarında ve 5 sektör özelinde, belirlediğimiz 470 hedef ile
somutlaştı. Temel politika alanlarımızda belirlenen hedeflerimizi kısa, orta ve
uzun vadede gerçekleştirmek üzere çalışacağız. Bu hususları; planlı bir
yaklaşımla sürdürülebilir ulaşım ve iletişim yapısının oluşturulması,
yatırımlara KÖİ modelleriyle alternatif finansman sağlanması, ulaşım
yatırımlarının lojistik koridor oluşturma yaklaşımı ile önceliklendirilmesi ve
uluslararası bağlantıların güçlendirilmesi, demiryolu yük ve yolcu
taşımacılığının artırılarak çok modlu ve dengeli ulaşımın desteklenmesi,
uluslararası tehditlere karşı Türkiye’nin siber güvenliğinin sağlanması, fiber
iletişim altyapısı ve geniş bant iletişiminin yurt genelinde
yaygınlaştırılması, dünyada büyüyen ve gelişen, ülkemiz üzerinden geçen
ekonomik ulaşım koridorlarını geliştirecek Kanal İstanbul gibi denizyolu ve
liman atılımlarının gerçekleştirilmesi olarak sıralayabiliriz.”
PROJELERİ 1 TRİLYON 131 MİLYAR TL YATIRIM YAPARAK HAYATA GEÇİRDİK
Bakanlığın faaliyet alanlarının
tümünün Türkiye’nin bütünsel kalkınması için gereken altyapının temel
ayaklarını oluşturduğunu anlatan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil
Karaismailoğlu, “Bu sorumluluğumuzun farkında olarak, 2003 yılından bu yana,
ulaşım ve iletişim alanında çok büyük ve önemli projeleri 1 trilyon 131 milyar
400 milyon TL yatırım yaparak hayata geçirdik. ‘Yol bizi nereye götürürse’
demedik, demiyoruz. Gideceğimiz yolu Türkiye’nin gelecek perspektiflerine göre
çizerek, hedeflerimiz doğrultusunda cesur ve kararlı bir tavırla yürüyoruz”
dedi.
DEMİRYOLUNUN YATIRIMLARINDAKİ PAYI 2023’TE YÜZDE 63.4 OLACAK
“Yatırım harcamalarımızda yüzde
61’lik pay ile karayolu birinci sırada yer alıyor” diyen Karaismailoğlu, “Demiryolunun 2013 yılında yüzde 33 olan
yatırımlardaki payını, 2021 yılında yüzde 48‘e çıkardık. Bu oran, 2023 yılında
yüzde 63,4 olacak. Yatırımların daha hızlı tamamlanarak vatandaşlarımızın
hizmetine sunulabilmesi, bizim için son derece önemli. O nedenle alternatif finansman kaynaklarını
da değerlendiriyoruz. Bunun için özel sektörün dinamizmini de harekete
geçirdik. Böylece toplam 301,7 milyar TL’lik Kamu-Özel İş Birliği projesini başlattık.
Söz konusu yatırımların yüzde 82’si tamamlandı. Yapımı devam eden Kamu Özel
Sektör İş Birliği projeleri ile 30,3 milyar TL daha yatırımı ülkemize
kazandırmayı hedefliyoruz. Yatırım portföyümüzde 481 proje var. Bu
projelerimizin toplam büyüklüğü 743 milyar TL. Bunda yaklaşık 415 milyarlık
nakdi gerçekleşme sağladık” değerlendirmesinde bulundu.
SON 19 YILDA DEMİRYOLLARINA TOPLAM 220,7 MİLYAR TL YATIRIM YAPTIK
Demiryolu yatırımları hakkında da
bilgi veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, şunları dile getirdi:
“Asya ve Avrupa arasında köprü
görevi gören ülkemizin coğrafi konumunun sağladığı fırsatların ekonomik ve
ticari avantajlara dönüşebilmesi için, yarım asrı aşan bir süre ihmal edilen
demiryollarında yeni bir atılım başlattık. Multimodal taşımacılığın sağlanması
amacıyla demiryollarımız yeni bir anlayışla ele alındı. Demiryollarımızı
limanlara, havaalanlarına bağlıyoruz. Projelerimizle sadece doğu-batı hattında
değil, kuzey-güney kıyılarımız arasında da demiryolu ulaşımını ekonomiye katkı
sağlar hale getiriyoruz. Son 19 yılda demiryollarına toplam 220,7 milyar TL
yatırım yaptık. Ülkemizi YHT işletmeciliği ile tanıştırdık. Bin 213 kilometre
YHT hattı inşa ettik. Demiryolu ağımızı yüzde 17 artışla 12 bin 803 kilometreye
ulaştırdık. Demiryolunda verimliliği ve güvenliği artırmak üzere sinyalli
hatlarımızı yüzde 172; elektrikli hatlarımızı ise yüzde 180 artırdık. 2020’de
salgına rağmen demiryolu ile yurt içi yük taşımalarında gerileme olmadı. Ayrıca
‘temassız taşımacılık’ avantajından dolayı uluslararası taşımalarda önemli
artış öngörüyoruz.”
DEMİRYOLLARIMIZDA 2021 YILI YÜK TAŞIMA HEDEFİMİZ, 36,11 MİLYON TON
Türkiye’den geçen ve başta Çin
olmak üzere Uzak Doğu ülkelerini Avrupa Kıtasına bağlayan Orta Koridor
güzergahına dikkati çeken Karaismailoğlu, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’nın
hizmete girmesiyle Çin-Avrupa arasındaki demiryolu yük trafiğinde ‘Orta
Koridor’un etkin olarak kullanılması olanağının ortaya çıktığını söyledi.
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu,
“Bakü-Tiflis-Kars Demir İpek Yolu üzerinden Çin’den Avrupa’ya giden ve
Marmaray’ı kullanarak Avrupa’ya ulaşan ilk yük treni olarak tarihe geçti. 11
bin 483 kilometrelik Çin-Türkiye parkuru 12 günde tamamlanıyor. İlerleyen
yıllarda kuzey hat olarak belirtilen Çin-Rusya (Sibirya) üzerinden Avrupa’ya
gerçekleşen yıllık 5 bin blok trenin yüzde 30’unun geçişini Türkiye’ye
kaydırmak için çalışıyoruz. Orta Koridor ve BTK güzergahından yılda bin 500
blok tren işletmeyi ve Çin-Türkiye arasındaki toplam 12 günlük seyir süresini
10 güne düşürmeyi hedefliyoruz. Demiryollarımızda 2021 yılı yük taşıma
hedefimiz, 36,11 milyon ton” diye konuştu.
YÜK TAŞIMACILIĞINDA DEMİRYOLUNUN PAYINI YÜZDE 10’A ÇIKARMAYI
HEDEFLİYORUZ
YHT ulaşımını “4 destinasyonda 13
il” ile ülke nüfusunun yüzde 44’üne ulaştırdıklarının altını çizen
Karaismailoğlu, toplam yolculuk sayısının 58,6 milyonun üstüne çıktığını
söyledi. 2003 sonrasında başlatılan demiryolu seferberliği ile bin 213
kilometresi YHT olmak üzere, toplam 2 bin 115 kilometre yeni hat yaptıklarına
vurgu yapan ve bugün 12 bin 803 kilometre demiryolu ağında işletmecilik
yaptıklarını ifade eden Karaismailoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Cumhuriyet’in ‘ana yurdumuzun
demir ağlarla örülmesi’ vizyonuna sahip çıkan biz olduk. Ulaştırma ve Lojistik
Master Planı çalışmaları kapsamında yük taşımacılığında demiryolunun payını ilk
etapta yüzde 5’ten yüzde 10’a çıkarmayı hedefliyoruz. Bunun yanı sıra
taşımacılık maliyetlerinin düşürülmesi için de çalışıyoruz. Demiryolu
hamlemizin en önemli bileşeni, yük ve yolcu taşımacılığının ekonomik ve süratli
bir şekilde yapılabileceği hızlı tren ağımızı geliştirmek. Bu kapsamda yapımı
devam eden 4 bin 364 kilometrelik hattın, 4 bin 7 kilometresi hızlı tren ve 357
kilometresi ise konvansiyonel hatlardan oluşuyor. Ulaştırma ve Lojistik Master
Plan öngörülerimiz doğrultusunda projelerimizi önceliklendirerek,
çalışmalarımızı ara vermeden sürdürüyoruz. Bu hatlardan, Ankara-Sivas YHT
hattının altyapı yapım çalışmalarında yüzde 95 fiziki ilerleme sağladık.
Balışeyh-Yerköy-Sivas kesiminde yükleme testlerine başladık. Proje tamamlandığında
Ankara-Sivas arasındaki demiryolu seyahat süresi 12 saatten 2 saate düşecek.
Bir başka önemli proje Ankara-İzmir Hızlı Tren hattı. Altyapı çalışmalarında
yüzde 47 fiziksel ilerleme kaydettik. Ankara-İzmir arasında 14 saat olan
demiryolu seyahat süresini 3,5 saate düşüreceğiz. Bittiğinde 525 kilometrelik
mesafede yılda yaklaşık 13,5 milyon yolcu ve 90 milyon ton yük taşınmasını
hedefliyoruz. Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Projesi, İpek Demir Yolu güzergâhının
ülkemizden geçen bölümünün Avrupa bağlantısını oluşturan en önemli halkalardan
birini teşkil ediyor. Projeyle; Halkalı-Kapıkule (Edirne) arası yolcu seyahat
süresinin 4 saatten 1 saat 20 dakikaya; yük taşıma süresinin ise 6,5 saatten 2
saat 20 dakikaya düşmesini hedefliyoruz.”
Projenin üç kesimden oluştuğunu
ifade eden Karaismailoğlu, 229 kilometrelik Halkalı-Kapıkule projesinin ilk
etabı olan 153 kilometre uzunluğundaki Çerkezköy-Kapıkule kesiminin yapımına
başladıklarını ve yüzde 48 fiziksel ilerleme sağladıklarını söyledi. “67
kilometrelik Ispartakule-Çerkezköy kesiminde ihale süreci devam ediyor; 9
kilometrelik Halkalı-Ispartakule bölümünde yapım çalışmalarına başladık” diyen
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, Bursa-Yenişehir-Osmaneli hızlı tren hattı
altyapı çalışmalarında yüzde 82 ilerleme sağladıklarını kaydetti.
Ankara-İstanbul YHT hattına bağlantılı olarak 106 kilometre uzunluğundaki
Bursa-Yenişehir-Osmaneli hızlı tren hattının üst yapı inşasına başladıklarının
altını çizen Karaismailoğlu, proje tamamlandığında hem Ankara-Bursa, hem de
Bursa-İstanbul’un yaklaşık 2 saat 15 dakika olacağına dikkati çekti. Konya –
Karaman arasında son testleri yaptıklarını belirten Karaismailoğlu, hattı yakın
zamanda işletmeye açacaklarını duyurdu.
DEMİRYOLLARIMIZIN YOLCU VE YÜK TAŞIMA KAPASİTESİNİ ARTIRIYORUZ
Karaman – Ulukışla arasında ise
altyapı yapım çalışmalarında yüzde 83 fiziki ilerleme sağladıklarını dile
getiren Karaismailoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Hattın açılmasıyla yaklaşık 6
saat olan Konya-Adana arası, 2 saat 20 dakikaya düşecek. Toplam 192 kilometre
uzunluğundaki Aksaray-Ulukışla-Yenice Hızlı Tren Projesi’ni dış finansman
yoluyla tamamlayacağız. Ana yük koridorumuzun kuzey-güney aksında ihtiyaç
duyulan kapasite böylece temin edilecek. Mersin’den Gaziantep’e uzanan hızlı
tren hattımızda da hummalı çalışmalarımız şekilde devam ediyor. 312 kilometre
uzunluğa sahip projedeki inşaat çalışmalarımız 6 kesimde ilerliyor. 2024
yılında tamamlanması planlanan projemizle, Adana ile Gaziantep arasında seyahat
süresi 6,5 saatten 2 saat 15 dakikaya düşecek. Adapazarı-Gebze-YSS
Köprüsü-İstanbul Havalimanı- Halkalı Hızlı Tren Projemizin de üzerinde önemle
duruyoruz. Türkiye açısından ekonomik anlamda birden fazla kritik değere sahip
Yavuz Sultan Selim Köprüsü demiryolu ulaşımıyla iki kıtayı birbirine bir kez daha
entegre edecek. Yerköy-Kayseri Hızlı Tren Hattı’mızla 1,5 milyon Kayserili
vatandaşımızı YHT hattına dahil ediyoruz. İç Anadolu’nun önemli ticaret
merkezlerinden Kayseri de YHT seferberliğinden payına düşeni alacak. Hızlı tren
hatlarımızın yanı sıra konvansiyonel hatlarımızda da iyileştirme çalışmalarını
aralıksız sürdürüyoruz. Bu sayede demiryollarımızın yolcu ve yük taşıma
kapasitesini artırıyoruz. Demiryolu yük ve yolcu yoğunluğunu dikkate alarak
belirlediğimiz güzergâhlarda etüt proje çalışmalarımız da devam ediyor. Toplam
3 bin 957 kilometrelik hatta ise etüt proje çalışmalarını tamamladık.”
4 BÜYÜKŞEHİRDE METROLARLA 988 MİLYON YOLCU TAŞINDI
Lojistik faaliyetlerin, üretimin
büyümesi ve gelişmesinde ne kadar etkili olduğunu bildiklerini dile getiren
Karaismailoğlu, planlanan 25 lojistik merkezden; 12’sini işletmeye aldıklarını
ifade etti. Yerli ve milli demiryolu hamlelerinin meyvelerini toplamaya
başladıklarını vurgulayan Karaismailoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Artık TÜRASAŞ’ın ürettiği Millî
Elektrikli Tren setlerini hızlı ve yüksek hızlı tren hatlarında kullanacağız.
Bugüne kadar toplam 313,7 kilometre kent içi raylı sistem hattını tamamlayıp
milletimizin hizmetine sunduk. 4 ilde üstlendiğimiz 7 metro projesiyle Türkiye
ekonomisine 21,75 milyar TL katkı sağladık. İstanbul, Ankara, Kocaeli ve
Antalya’da hayata geçirdiğimiz metrolarla bugüne kadar 988 milyon yolcu
taşındı. 305 milyon saat zamandan, 282 bin ton yakıttan tasarruf ettik. Karbon
emisyonunda 156 bin ton azalma sağladık. Kent içi raylı sistemlerin ekonomiye
ve çevreye katkıları göz ardı edemeyeceğimiz boyutlarda. 6 ilde daha yapımı
süren 10 projemiz var. Bu projeler bittiğinde ekonomimize 10,8 milyar TL katkı
sağlamalarının yanı sıra 146,2 milyon saat zamandan, 136 bin ton yakıttan
tasarruf edeceğiz. Kent içi raylı sistemler sayesinde özellikle
büyükşehirlerimizde yaşanan trafik tıkanıklıkları çözülürken, karbon
emisyonunda 73 bin ton azalma olacak.”
BEŞİKTAŞ (GAYRETTEPE)- İSTANBUL HAVALİMANI METROSU’NDA YAKLAŞIK YÜZDE
95 FİZİKİ İLERLEME KAYDETTİK
İstanbul’da Marmaray, Ankara’da
Başkentray, İzmir’de İZBAN, Konya’da KONYARAY’ın vatandaşlara hizmet verdiğini
anımsatan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Gaziantep’te GAZİRAY
projesinin devam ettiğini söyledi. İstanbul’un kent içi raylı sistem
şebekesinin önemli bir kısmını Bakanlığın üstlendiğine dikkati çeken
Karaismailoğlu, “MARMARAY (77 kilometre), İstanbul Levent-Hisarüstü Mini
Metrosu’nu (4,8 kilometre) işletmeye açtık. 103.3 kilometrenin yapımına devam
ediyoruz. Saatte 120 kilometre ile ‘Türkiye’nin en hızlı metrosu’ unvanına
sahip olacak 37,5 kilometrelik Beşiktaş (Gayrettepe)- Kağıthane-Eyüp-İstanbul
Havalimanı Metrosu’nda yaklaşık yüzde 95 fiziki ilerleme kaydettik. Bu hatta
Kağıthane-Havalimanı arasının 2022 yılı ilk çeyreğinde, Gayrettepe-Kağıthane
arasının ise 2022 yılı ikinci çeyreği itibarıyla işletmeye açılmasını
planlıyoruz. Bir diğer hattımız da 31,5 kilometrelik Küçükçekmece
(Halkalı)-Başakşehir-Arnavutköy-İstanbul Havalimanı Metrosu. Tünel işimizin
yüzde 71’ini tamamladık. Projenin tamamını da 2022 yılı sonunda bitirmeyi
planlıyoruz. İstanbul’un bir başka uluslararası havalimanındaki Sabiha
Gökçen-Pendik Kaynarca Metrosu ile burayı da metro hatlarına entegre ediyoruz.
Kadıköy - Kartal - Kaynarca Raylı Sistem Hattı’nı 7,4 kilometre uzunluktaki bu
hatla Sabiha Gökçen Havalimanı’na bağlayacağız. Yüzde 87 fiziki gerçekleşme
kaydettik. Bu projemizi de 2022 yılı ilk çeyreğinde bitirmeyi planlıyoruz”
dedi.
BAŞAKŞEHİR - ÇAM VE SAKURA ŞEHİR HASTANESİ- KAYAŞEHİR METROSUNU 18 AYDA
TAMAMLAMAYI HEDEFLİYORUZ
İstanbul’daki bir başka proje
olan Kirazlı - Başakşehir Hattı’nın doğrudan Bakırköy İDO ile bağlantısını sağlayacak
Bakırköy (İDO)- Bahçelievler- Güngören –Bağcılar Kirazlı Metrosu’nun yüzde 60’a
yakın fiziki gerçekleşmesi olduğunu belirten Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
“Hattı 2022 sonunda hizmete
alacağız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden devralarak çalışmalarına geçen
yıl başladığımız 6,2 kilometrelik Başakşehir - Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-
Kayaşehir Metrosunu 18 ay gibi bir sürede tamamlamayı hedefliyoruz. Diğer
taraftan İstanbul’a yeni 2 metro hattı daha kazandırıyoruz. Altunizade-Çamlıca-Bosna
Bulvarı Metro Hattı ve Kazlıçeşme –Sirkeci Raylı Sistem ve Yaya Odaklı yeni
nesil ulaşım projelerinde çalışmalara başladık. Bakanlığımız, Ankara’nın, kent
içi ulaşım problemlerini çözmek yolunda da önemli adımlar atıyor. Bunun için
metro hatlarını genişletiyoruz. Tamamlanan Kızılay–Çayyolu, Batıkent – Sincan
ve Atatürk Kültür Merkezi – Keçiören metroları ve Başkentray’la Ankara’nın 23,2
kilometre olan raylı sistemi 100,3 kilometreye çıkardık. Atatürk Kültür
Merkezi-Gar-Kızılay hattı 3,3 kilometre.Tandoğan – Keçiören Metrosu’nu
kullananlar bu proje bittiğinde Kızılay’a aktarmasız ulaşabilecekler. Yaklaşık
yüzde 85 fiziki gerçekleşme kaydettiğimiz bu hattı 2022 yılı ikinci çeyreğinde
açacağız. Kocaeli Gebze Sahil-Darıca OSB metrosu 15,4 kilometre uzunluğunda.
TCDD Gar – Gebze OSB arasını Aralık 2022’de; Darıca Sahil – TCDD Gar arasını
ise Eylül 2023’te hizmete açacağız. Kocaeli’nde doğu-batı yönünde şehri baştan
sona kat eden, Şehir Hastanesi’ni kent merkezine bağlayacak bir tramvay hattı
inşa ediyoruz. Proje ile birlikte mevcut tramvay hattına günlük 39 bin ilave
yolcu geleceğini öngörüyoruz. İç Anadolu’nun en gelişmiş illerinden olan
Kayseri’de de kent içi ulaşım yatırımları yapıyoruz. Kayseri Anafartalar- YHT
Tramvay Hattı 7 kilometre uzunluğunda. Bursa Emek-Şehir Hastanesi Raylı Sistem
hattı 6 kilometre. Mevcut Emek - Arabayatağı raylı sistem Hattı’nın
uzatılmasıyla Şehir Hastanesi ve YHT Gar’a şehir merkezinden kolay ve konforlu
ulaşım sağlanacak.”
İzmir’in övünç kaynaklarından
birinin de İZBAN olduğunu kaydeden Karaismailoğlu, günlük ortalama 189 bin
yolcunun İZBAN’ı kullandığını, 2010 yılından bugüne kadar 757 milyon yolcunun
taşındığını söyledi. “2022 yılında bitirmeyi planladığımız, Güneydoğu’nun
sanayi ve ekonomi alanında en üretken kentlerinden Gaziantep’in kent içi toplu
taşıma sistemine katkı sağlayacağımız Gaziray Projesi’nde ise yüzde 74 ilerleme
kaydettik” diyen toplam 112 kilometre uzunluğundaki GAZİRAY projesinin
tamamlandığında günlük ortalama 358 bin kişiye ulaşım imkanı sağlanacağını vurguladı.
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu,
“Konya şehir içi raylı sistem ağının geliştirilmesine çalışıyoruz. Kayacık ile
Konya mevcut gar arasındaki 17,4 kilometrelik kesimini, iki hattan yüksek hızlı
tren, iki hattan ise banliyö ve konvansiyonel hat işletmeciliği yapma amacıyla
4 hatlı hale getiriyoruz. Yolcuların Selçuklu ve Konya YHT garlarına erişimini
sağlayacağız. Konya için ürettiğimiz başka bir proje Necmettin Erbakan
Üniversitesi-Meram Belediyesi Raylı Sistem Hattı. İhalesini yaptık. Kredi anlaşmasının
onay sürecini bekliyoruz. TÜRASAŞ ile yerli üretim altyapı kapasitesini
geliştiriyoruz. Türkiye Raylı sistem sektöründe, demiryolu araçlarının
üretiminde, lokomotif kurum olma hedefiyle sektör paydaşlarını aynı çatı
altında toplayarak güçlü bir sinerji yakaladık. Böylelikle raylı sistemler
sektöründe millî tasarıma sahip ürünleri geliştirip, bu ürünleri dünya pazarına
açıp, yüksek marka değerine kavuşturuyoruz. Milli Tren Setleri üretimi
çalışmalarından edinilen tecrübeler ile 225 km/saat hızında Tren Seti Proje
çalışmalarına başladık. Prototipi 2022 yılında tamamlamayı ve 2023 yılında seri
üretimine geçmeyi planlıyoruz. Dizel, elektrikli lokomotif, demiryolu bakım
araçları, demiryolu araçlarının modernizasyonları, tren kontrol yönetim
sistemi, vagon, dizel motor üretimlerine devam edilirken aynı zamanda milli
demiryolu araçlarının geliştirilmesi için Ar-Ge çalışmalarını da yürütüyoruz”
ifadelerini kullandı.
4.5G HİZMETİNDEN FAYDALANAN ABONE SAYISI 78,5 MİLYONU AŞTI
2035’e kadar yapılan planlamada
demiryolu araç ihtiyacının 17,4 milyar Euro’luk, TCDD’nin 2050’ye kadarki raylı
sistem araç ihtiyacının da 15 milyar Euro’luk bir maliyet getirdiğinin altını
çizen Karaismailoğlu, buna göre üretim planlamalarını yürüttüklerini belirtti.
Haberleşme sektöründe bilgi ve iletişim altyapısının güçlendirilmesi ve
yaygınlaştırılmasını, genişbant altyapısının ve kullanımının
yaygınlaştırılmasını, sektörde etkin rekabetin ve tüketici refahının
geliştirilmesini, yerli ve milli üretimin desteklenmesini, siber güvenliğin
geliştirilmesini hedefleyerek çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren
Karaismailoğlu, şunlara dikkati çekti:
“Sektörün serbestleşmesi
sayesinde ve yapılan yatırımlarla pazarda istikrarlı bir büyüme sağladık.
Sektör büyüklüğü geçtiğimiz yıl, bir önceki yıla göre yüzde 22 artarak yaklaşık
186,3 milyar TL’ye erişti. Mobil abone sayısı 28 milyondan 84,6 milyon
seviyesine ulaştı. Vatandaşın hizmetine sunduğumuz 4.5G hizmetinden faydalanan
abone sayısı 78,5 milyonu aştı. 2003 yılında 23 bin olan geniş bant abone
sayısının bugün 85,7 milyonu bulduğunu görüyoruz. Fiber hat uzunluğu 445,4 bin
kilometreye ulaştı. Ulusal Genişbant Stratejimiz doğrultusunda 2023 yılında;
mobil genişbant abone yoğunluğunu yüzde 100’e ulaştırmayı, en az 100
Megabit/saniye hızda genişbant altyapısını nüfusumuzun tamamına sunmayı, sabit
genişbant abone yoğunluğunu yüzde 30’a çıkarmayı ve fiber abone sayısını 10
milyona yükseltmeyi hedefliyoruz. Genişbant kapasitesi bilgi toplumuna geçişin
temel unsuru. Bu sebeple ‘Her Yerden Herkese Genişbant’ hedefi ile Ulusal
Genişbant Stratejisi ve Eylem Planı’nı yürürlüğe koyduk. Hedeflerimizi de fiber
erişiminin ve genişbant altyapısının yaygınlaştırılması, kapasite ve hızların
yanı sıra genişbant talebinin artırılması olarak belirledik.”
SİBER OLAYLARA 7/24 MÜDAHALE EDEBİLİYORUZ
Ulusal Siber Güvenlik
Organizasyonu’nu oluşturduklarını hatırlatan Karaismailoğlu, Ulusal Siber
Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) ve Siber Olaylara Müdahale Ekiplerini (SOME)
kurduklarını anlattı. Siber olaylara 7/24 müdahale edebildiklerini kaydeden
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, şunları dile getirdi:
“Öte yandan dijital uygulamaların
yoğunlukla tercih edildiği Covid-19 pandemi sürecinde de ek önlemler almayı
sürdürüyoruz. Kamu, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerle iş
birliği içinde Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planını (2020-2023)
hazırladık. Kritik altyapıların korunması ve mukavemetin artırılması, ulusal
kapasitenin geliştirilmesi, organik siber güvenlik ağı, yeni nesil
teknolojilerin güvenliği, siber suçlarla mücadele, yerli ve milli
teknolojilerin geliştirilmesi ve desteklenmesi, siber güvenliğin milli
güvenliğe entegrasyonu, uluslararası iş birliğinin geliştirilmesi başlıkları
altında 8 stratejik amaç belirledik. Bunların gerçekleştirilmesine yönelik 40
eylem tanımladık. Kamu kurumları arasındaki veri trafiğinin daha güvenli
yapılabilmesi amacıyla kamuya özel sanal bir ağ olan KamuNet’i kurduk. Kamu
kurumları arasında 800’den fazla hizmet, KamuNet üzerinden sağlanıyor.
Ülkemizin coğrafi kısıtlarını aşarak mobil haberleşme altyapısını
yaygınlaştırmak için yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bu kapsamda evrensel
hizmet projeleri ile 2 bin 575 yerleşim yerine 4,5G hizmeti götürdük. Ayrıca bu
projelerde yüzde 40 oranında yerli baz istasyonumuz ULAK’ı kullanıyoruz.
Tamamen yerli ve milli imkanlarla yapılan çalışmalar neticesinde ULAK 4.5G baz
istasyonunu geliştirdik. ULAK 4.5G baz istasyonlarının ticari şebekelerde
yaygınlaştırılması çalışmaları da devam ediyor. Evrensel Hizmet Projeleri
kapsamında 754, mobil işletmecilere ait 924 olmak üzere toplamda bin 678
sahada, ULAK 4.5G baz istasyonları üzerinden vatandaşlarımıza hizmet
sunuyoruz.”
ULUSAL KONUM BELİRLEME SİSTEMİNİ 2023’TE DEVREYE ALMAYI PLANLIYORUZ
Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G
Haberleşme Şebekesi Projesi ile elektronik haberleşme altyapısında dışa
bağımlılığı ortadan kaldırmak istediklerini ifade eden Ulaştırma Bakanı
Karaismailoğlu, 5G altyapısında ihtiyaç duyulan, anteninden çekirdek şebekesine
kadar tüm ürünlerin, yerli ve milli imkanlarla geliştirilmesine çalıştıklarını
söyledi. Yerli GPS projesinde de ilk adımı attıklarını dile getiren
Karaismailoğlu, ulusal konum belirleme sistemini 2023’te devreye almayı
planladıklarını belirtti.
“Mavi Vatan Uydu Haberleşme
Projesi’yle deniz sahamızda haberleşmenin güvenli şekilde yapılmasını
sağlayacağız” diyen Karaismailoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Vatandaşlarımızın kamu
hizmetinden daha şeffaf şekilde faydalanmasına katkı sağladığımız E-Devlet
Kapısı ile 829 kurumun 6 bin 82 hizmetini vatandaşlarımıza elektronik ortamda
sunuyoruz. E-Devlet Kapısını kullanan kişi sayısı 57 milyonu aştı.
Vatandaşlarımız artık kamu binalarına gitmeden sadece tek tıkla, birçok hizmete
kolaylıkla erişebiliyor. E-Devlet Kapısı’nda 2021 yılı ilk 9 ayında ise 688
milyon aylık ortalama ile 6,1 milyarı aşkın hizmet kullanıldı. Sadece ikametgah
belgesi sorgulama ile 2021 yılı ilk 9 ayında toplam 402 milyon TL tasarruf
sağlandı. 369 metre ile Avrupa’nın en yüksek kulesi olan Çamlıca TV Kulesi,
dünyada bir ilki gerçekleştirerek, tek noktadan 100 FM yayını ile radyolara
hizmet veriyor. Çamlıca Kulesi’ndeki yüksek verimli anten ve verici sistemleri
sayesinde sağlanacak enerji tasarrufu da maksimum seviyede. Bir dünya şehri ve
turizm merkezi İstanbul’un Çamlıca tepelerindeki antenler nedeniyle oluşan
görüntü kirliliğini ortadan kaldırdık. Siluetine katkı sağladığımız İstanbul’un
turizmine de katkı sunuyoruz. Kule, ülkemizde karasal sayısal yayına geçişin
altyapısını oluşturdu. Ulaşım sistemimizi akıllı hale getirme çalışmalarımız da
sürüyor. ‘İleri Bilişim Teknolojileri ile Türkiye’de İnsan ve Çevre Odaklı Ulaşım
Sistemi’ kurmak üzere Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri Strateji Belgemizi
hazırladık. AUS altyapısının geliştirilmesi, sürdürülebilir akıllı
hareketliliğin sağlanması, yol ve sürüş güvenliğinin sağlanması, yaşanabilir
çevre ve bilinçli toplum oluşturulması, veri paylaşımı ve güvenliğinin
sağlanması olarak 5 stratejik amaç belirledik. 180 yıllık tecrübesi ile
tarihimizin önemli miraslarından PTT, güçlü kadrosu ile hizmetlerini
vatandaşlarımıza ekonomik, hızlı, güvenli ve kaliteli bir şekilde sunuyor.”
TÜRKSAT 6A’YI 2023 YILINDA UZAYA FIRLATMAYI PLANLIYORUZ
Türkiye Kart Projesi ile ülke
genelinde tüm toplu ulaşım araçlarında kullanılabilecek ulusal e-ödeme kart
sisteminin geliştirilmesi sayesinde tek bir kartla ulaşım, para transferi,
alışveriş gibi ihtiyaçların karşılanmasını amaçladıklarını kaydeden Ulaştırma
Bakanı Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Haberleşme alanındaki
faaliyetlerimizi uzayda da sürdürüyor ve geliştiriyoruz. TÜRKSAT, yapılan
yatırımlar sayesinde Asya, Avrupa ve Afrika’da 118 ülkede yaşayan 3 milyar
insana ulaşan uydu kapasitesine erişti. Uydu haberleşme hizmetleri; dışa
bağımlı olmadan, kesintisiz ve güvenli şekilde sağlanıyor. Uydu haberleşme
kapasitemizi geliştirmeye devam ediyoruz. 8 Ocak 2021 tarihinde uzaya
gönderdiğimiz Türksat 5A’yı 28 Haziran 2021 tarihinde hizmete aldık. 5B’nin de
üretimini tamamladık, 2021 yılı sonunda uzaya göndereceğiz. Türkiye’nin en
büyük Ar-Ge projelerinden biri Yerli Haberleşme Uydusu TÜRKSAT 6A’yı da 2023
yılında uzaya fırlatmayı planlıyoruz.”
GEMİ ADAMI SAYISI SIRALAMASINDA İLK 3’TE YER ALIYORUZ
Üç tarafı denizlerle çevrili
Türkiye’nin denizci kimliğinin ön plana çıkarmak için yoğun çalışmalar
gerçekleştirdiklerini vurgulayan Karaismailoğlu, “Bu sayede; deniz ticaret filo
sıralamasında 15’inci sıraya yerleştik. Ancak önümüzdeki süreçte ilk 10’u
hedefliyoruz. Gerçekleştirdiğimiz çalışmalar sayesinde gemi adamı sayısı
sıralamasında ise ilk 3’te yer alıyoruz. Gemi inşasında da daha çok tercih
edilen bir ülke olmak için çalışıyoruz. Zamanın gereği olarak büyük ölçekli
liman projelerimiz devam ediyor. Ro-Ro ve kabotaj taşımacılığında yakaladığımız
büyümeyi devam ettireceğiz. Dünya ticaretinde payımızı artırmak için Türk
bayraklı gemilerimizin standartlarını üst seviyede tutuyoruz. Uluslararası
liman sayımız 2003’te 152 idi. Bu sayıyı 184’e çıkardık. Bu limanlarda
elleçlediğimiz yük miktarı 190 milyon tondan yaklaşık 497 milyon tona çıktı.
Denizciliğimizi desteklemek için altyapı yatırımlarına da devam ediyoruz. Bu
kapsamda gerçekleştirdiğimiz, nihai olarak 25 milyon ton/yıl kapasiteye
ulaşacak Filyos Limanı önemli projelerimizden biri. Karadeniz’in çıkış kapısı
Filyos Limanı, Batı Karadeniz’in ihracat merkezi olacak. Bir başka liman
projemiz olan Rize İyidere Lojistik Limanı yapımına başladık. 2021 yılı içinde tamamladığımız
5 adet kıyı yapısı projesi var. Sahil tahkimatları da yürüttüğümüz projeler
arasında yer alıyor. 2003-2021 Ağustos ayı arasında 28 ilde 90 kilometre sahil
düzenlemesi yaptık” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE, KANAL İSTANBUL İLE KÜRESEL TİCARETTE DAHA ETKİN ROL OYNAYACAK
Kanal İstanbul Projesi’nin
önemine değinen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, şunları
kaydetti:
“1930’lu yıllarda, Türk
Boğazlarından yılda geçen gemi sayısı, 3 bin seviyelerindeydi. Günümüzde ise
yılda ortalama 43 bin geminin geçtiği İstanbul Boğazı’ndaki; gemi trafiğindeki
artış, gemi boyutlarının büyümesi ve özellikle, akaryakıt gibi tehlikeli
maddeleri taşıyan tanker geçişlerinin artması, dünya mirası İstanbul üzerinde
büyük baskı ve tehdit oluşturuyor. 54 iskelede günde 500 bin yolcu taşıyan
şehir içi vapurları ve feribotlar için de çok ciddi kaza riskleri söz konusu.
İstanbul Boğazı’nı kullanan gemilerin güvenli geçişi için yıllık kapasitesinin
25 bin olduğu düşünüldüğünde; bugün yaklaşık 43 bin civarında olan trafik
yükünün İstanbul Boğazı’nın seyir, can, mal ve çevre güvenliğini nasıl tehdit
ettiği daha iyi anlaşılıyor. Dünyadaki ticaret hacmi ve bölge ülkelerindeki
gelişmeler dikkate alındığında 2050’li yılarda boğazdan geçecek gemi sayısının
78 bine ulaşacağı öngörülüyor. Mühendislik çalışmalarında 204 bilim insanının
görev aldığı Kanal İstanbul Projesi, tamamlandığında başta İstanbul Boğazı ve
çevresindeki vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlaması ve Boğaz’ın
tarihsel ve kültürel dokusunu korumasının yanı sıra; İstanbul Boğazı’nın trafik
yükünü hafifletecek. Boğaz giriş ve çıkışlarında 2 ve daha fazla günü bulabilen
beklemeleri azaltacak. Kanal İstanbul ile ülkemiz, uluslararası ulaştırma ve
lojistik koridorlarından daha fazla pay alacak ve küresel ticarette daha etkin
rol oynayacak.”
Bir taraftan Kanal İstanbul
Bileşenlerini oluşturan yapıları inşa ettiklerini belirten Karaismailoğlu,
“Kuzey Marmara Otoyolu kapsamında inşa edilen 45 kilometrelik
Başakşehir-Bahçeşehir-Hadımköy kesiminin bir parçası olmakla birlikte, Kanal
İstanbul’un Sazlıdere kesimininde geçişini sağlayacak, gergin eğik askılı
Sazlıdere Köprüsü’nün inşasına başladık. Ayrıca, Kapıkule – Halkalı Hızlı Tren
Projemizin; Kanal İstanbul’un altından geçecek şekilde projelendirdiğimiz Halkalı-Ispartakule
kesiminin de yapımına başladık. Dünyada ve ülkemizde yaşanan teknolojik ve
ekonomik gelişmeler, değişen iktisadi yönelimler ve ülkemizin ulaştırma
altyapıları konusundaki artan ihtiyaçları doğrultusunda ortaya çıkan bu
stratejik hamlemiz; ülkemizi küresel bir lojistik üs konumuna getirerek hem
bölgesinde hem de dünya ticaret ve ulaşım yollarında söz sahibi yapacak” diye
konuştu.
Tüm bunların yanı sıra Mogan
Gölü’ne nefes aldırma çalışmalarının da devam ettiğini anlatan Ulaştırma Bakanı
Karaismailoğlu, Mogan Gölü’nde yaşanan çevresel sorunların giderilmesi için
gölü içten kirleten dipteki çamur tabakasını temizlediklerini söyledi.
Türkiye’nin ticaret hacmini geliştirmek için uluslararası sularda seyreden
gemilerin tutulma sayılarının düşmeye devam ettiğinin altını çizen
Karaismailoğlu, “Beyaz Liste’de bulunan ülkemiz, 39 ülke arasında 9 basamak
yükselerek 16’ncı sıraya yerleşti. Hurdaya ayrılan Türk bayraklı gemilerimizin
yerine yeni gemi inşa edilmesini teşvik ediyor, koster filomuzu yeniliyoruz. 20
yaş üstü gemilerimiz için ‘Hurda Teşviki’ veriyoruz. E-Devlet’i denizcilik
işlemlerinde de kullanıyoruz. Vatandaşların ve denizcilik sektöründe
çalışanların devlet hizmetlerine erişimini kolaylaştırıyor, zaman ve mekâna
bağımlılığı ortadan kaldırıyoruz. Tersanelerimizde teknolojik gelişmelere
uyumlu, güvenli ve çevreye duyarlı gemiler inşa ediyoruz. İstanbul ve Çanakkale
boğazlarında kurulu olan Gemi Trafik Hizmetleri Sistemi’nin radar kapsama
alanını Marmara Denizi’ni kapsayacak şekilde genişletiyoruz. Doğu Akdeniz’deki
gelişmeleri ve bölgesel hassasiyetleri göz önüne alarak Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti ile gemi izleme ve yönetim alanını genişletiyoruz. Ana Arama
Kurtarma ve Koordinasyon Merkezi’mizi yeniledik. Ulusal Acil Müdahale Merkezi
görevini de üstlenen Ana Arama Kurtarma ve Koordinasyon Merkezi’ni ileri
teknolojik sistemlerle donatılan yeni çehresi ile denizcilerimizin hizmetine
sunduk” ifadelerini kullandı.
Denizlerde petrol kirliliğinin
önlenmesine müdahale etmek kadar hazırlıklı olmanın da büyük önem arz ettiğini
kaydeden Karaismailoğlu, “Bakanlık olarak yürüttüğümüz Tekirdağ Ulusal Deniz
Emniyeti ve Acil Müdahale Merkezi (UDEM) projesi kapsamında ulusal acil
müdahale sistemimizin geliştirilmesini hedefledik. Denizlerimizin temiz kalması
için aldığımız önlemlerden biri de ‘Yeşil Denizciliğin Desteklenmesi ve
Dekarbonizasyon Projesi.’ Projeyle gemilerimizde ve limanlarımızda çevre dostu
ve yenilikçi teknolojilere finansal destek mekanizması oluşturmayı
hedefliyoruz. Denizciliğimizin geliştirilmesi çalışmaları kapsamında bu alanda
öne çıkan ülkelerle ikili anlaşmalar yapıyoruz” dedi.
HAVACILIKTAKİ GELİŞMELER GÖSTERGELERE YANSIDI
“Dünyanın Transit Merkezi olabilecek
potansiyele sahip olan ülkemizde, bu avantajı değerlendirmek için 2002’den bu
yana Havacılık politikamız çerçevesinde etkili çalışmalar yürüttük” diyen
Karaismailoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Havacılığa yaptığımız yatırımlar
ve bu alandaki düzenlemeler sayesinde Türkiye, dünya ortalamasının üzerinde
büyüme performansı gösterdi. Havacılıktaki gelişmeler elbette göstergelere de
yansıdı. Ülkemiz, dünya ve Avrupa yolcu trafiği sıralamasında; 2020 yılında
dünyada 7’nci sırada yer aldı. Avrupa ülkeleri arasında ise 2020 yılında 2’nci
sıraya yerleşti. 2003 yılında 2 merkezle 26 noktaya yapılan iç hat uçuşlarımız,
bugün 7 merkezden 56 noktaya gerçekleştiriliyor. Türk Sivil Havacılığı
sayesinde ‘dünyanın en geniş uçuş ağına’ sahip ülkelerin başında yer alıyoruz.
2003 yılında 50 ülke ile 60 noktaya uçuş gerçekleştiriliyorken bugün 128 ülkede
335 noktaya ulaştık. Emisyon Veri Yönetim Sistemi Projesi ile de
havayollarından kaynaklı tüm emisyonların uluslararası standartlara göre
İzleme-Raporlama-Doğrulama süreci çevrim içi yazılım üzerinden yapılacak. Türk
Sivil Havacılığı’nda küresel anlamda ses getiren yeni bir dönemi de İstanbul
Havalimanı ile başlattık. Engelsiz ve yeşil havalimanımız, ‘dünyanın en
büyüklerinden’ biri olarak gözbebeğimiz İstanbul’da hizmete girdi. Bölgesinin
ticaretine hareket katacak, yöresinin turizmini canlandıracak birçok havalimanı
yatırımımız da sürüyor. Bu yıl bitmeden açılışını hedeflediğimiz ve bölgesini
hareketlendirecek Rize-Artvin Havalimanı çalışmalarımız devam ediyor. Yozgat
Havalimanı ve Bayburt Gümüşhane Havalimanı projelerimizin altyapı çalışmalarına
hızla devam ediyoruz. Çukurova Havalimanı’nı Yap-İşlet-Devret modeli ile hayata
geçiriyoruz, yapımı hızla devam ediyor. 2022 yılı bitmeden hizmete alacağız.
Yıllık 2 milyon yolcu kapasiteli Tokat Havalimanı’nı 2022 yılı başında
açıyoruz. Gaziantep Havalimanı Yeni Terminal Binası ile Apron Yapımı işi
sürüyor. 73 bin metrekare büyüklüğünde yıllık 6 milyon yolcu kapasiteli
Havalimanı’nı, 2021 yılı sonunda hizmete alacağız. Kayseri’ye ve Malatya’ya
yeni birer terminal binası kazandırıyoruz. Havaalanı Pandemi Tedbirleri ve
Sertifikasyonu Genelgesi ve ekinde yer alan Havaalanı Covid-19 Standartları
Rehberi’ndeki gereklilikler, işletilen tüm havalimanlarında yerine getirildi.
Ve bu kapsamda söz konusu havalimanlarımızı sertifikalandırdık.”
Koronavirüs salgınının havayolu
yolcu trafiği üzerindeki etkisini de dikkate alarak önümüzdeki 1 yıla ilişkin
yolcu ve uçak trafik öngörüleri oluşturduklarını kaydeden Ulaştırma Bakanı
Karaismailoğlu, “Destekler, alınan önlemler sayesinde salgın sürecinde Ekim
ayında yapılan günlük uçuş sayılarını incelediğimizde; 591 uçuşla Türk Hava
Yolları’nın ilk sırada, bin 310 uçuşla Türkiye’nin 4’üncü sırada yer aldığını
görüyoruz. 2020 yılında İstanbul Havalimanı, Avrupa yolcu trafiği sıralamasında
1. sırada yer aldı. Bu bile İstanbul Havalimanı’nın ne kadar vizyoner bir
yatırım olduğunu ortaya koyuyor” dedi.
ÜLKEMİZİN
ZOR COĞRAFİ KOŞULLARINI TÜNELLER, KÖPRÜLER VE VİYADÜKLERLE AŞIYORUZ
Karayolu için belirlenen
politikalar çerçevesinde yatırım ile faaliyetlerin yapıldığına ve projelerin de
hızla tamamlandığına değinen Bakan Karaismailoğlu, “Yollarımızı daha güvenli ve
konforlu hâle getirdik. Ülkemizin zor coğrafi koşullarını tüneller, köprüler ve
viyadüklerle aşıyoruz. 2003 yılındaki bölünmüş yol uzunluğumuzu 6 bin 101
kilometreden 28.400 kilometrenin üzerine çıkardık. Böylece; trafik güvenliğini
artırarak kazalardaki ölüm oranını düşürdük, taşıt işletme giderlerinde
tasarruf sağladık, seyahat konforunu artırdık ve süresini kısalttık. Ortalama
hızı ise 40 kilometreden 88 kilometreye çıkardık. 2003-2020 yılları arasında
araç sayısı yüzde 170, taşıt hareketliliği yüzde 142 düzeyinde artarken,
altyapı geliştirme çalışmalarımız sayesinde 100 milyon taşıt-km başına can
kaybını yüzde 81 düzeyinde azalttık. Yapılan yatırımlar bu trafiğin
akıcılığını, dolayısıyla ülkenin ticari ve sosyal hayatının
sürdürülebilirliğini temin ediyor” dedi.
HEDEFİMİZ TOPLAM OTOYOL UZUNLUĞUMUZU 8 BİN 156 KİLOMETREYE ÇIKARMAK
Çalışmaların somut olumlu
çıktılarının da görüldüğünü belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil
Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çalışmalarımızın somut olumlu
çıktılarını da elbette görüyoruz. Trafik hacmindeki yükseliş karşısında
sağladığımız tasarruf da artıyor. Örneğin; 28 bin 402 kilometre bölünmüş yol
sayesinde yıllık 20,7 milyar TL tasarruf sağladık. Yaklaşık 4,44 milyon ton
daha az CO2 emisyonu gerçekleşti. İş gücündense yaklaşık 315 milyon saat, bir
başka deyişle 12 milyar 965 milyon TL tasarruf ettik. 2003 öncesi 50 kilometre
olan toplam karayolu tünel uzunluğunu, yüzde 1164 artırarak 617 kilometreye
çıkardık. 2021 yılı boyunca ise 42 kilometre uzunluğunda 17 adet tünel yaptık.
Otoyol uzunluğunu 3 bin 532 kilometreye çıkardık. Hâlen 309 kilometre otoyolda
çalışmalarımız devam ediyor. Hedefimiz toplam otoyol uzunluğumuzu 8.156
kilometreye çıkarmak.”
MARMARAY, YAVUZ SULTAN SELİM KÖPRÜSÜ VE AVRASYA TÜNELİ OLMASAYDI
İSTANBUL TRAFİĞİ TAMAMEN KİLİTLENECEKTİ
“Ülkemizin sanayi ve ticaretinin
en büyük kısmının gerçekleştiği Marmara Bölgesi’nde bu hacme uygun bir ulaşım
altyapısı için Marmara Otoyol Ringini tamamlıyoruz. Deniz altından kıtaları
kavuşturduğumuz Avrasya Tüneli Projesi; bildiğiniz üzere Marmaray’dan sonra
İstanbul Boğazı’na deniz altında yapılan ikinci geçiştir. Tünel ile
Kazlıçeşme-Göztepe arası seyahat süresini 100 dakikadan 15 dakikaya indirdik.
Açılışından bugüne kadar Avrasya Tüneli’nden yapılan geçiş sayısı 75 milyonu
aştı. Proje sağladığı yakıt ve zaman tasarrufunun yanı sıra çevre dostu
kimliğiyle de ön plana çıkıyor. Avrasya Tüneli’nin 2017 ve 2020 yılları
arasında sağladığı toplam fayda 8 milyar TL’yi buldu” diyen Bakan
Karaismailoğlu, “Marmara Bölgesinde oluşturulan otoyol ringinin önemli bir
parçası olan 400 kilometre uzunluğundaki Kuzey Marmara Otoyolu ile transit ve
yük trafiğini İstanbul şehir merkezinden uzaklaştırdık. Marmaray, Yavuz Sultan
Selim Köprüsü ve Avrasya Tüneli olmasaydı; İstanbul trafiği nasıl olacaktı?
Tamamen kilitlenecek, kıpırdamaz hâle gelecekti” ifadelerini kullandı.
1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ, ‘DÜNYANIN EN BÜYÜK ORTA AÇIKLIĞA SAHİP ASMA
KÖPRÜSÜ’ OLACAK
Önemli projelerden bir diğeri
olan 426 kilometre uzunluğunda üzerinde Osmangazi Köprüsü’nün de yer aldığı
Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’nun tamamının 4 Ağustos 2019 tarihinde hizmete
sunulduğunu kaydeden Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, “Projenin tamamlanması
ile İstanbul İzmir arası 100 kilometre kısaldı ve ulaşım 8,5 saatten 3,5 saate
indi. İstanbul-İzmir Otoyolu gerçekleşmemiş olsaydı; devlet yolu güzergâhı kapasitesini
doldurduğundan, seyahat hızı 40 km/saatin altına düşecek, seyahat süresi ise
8,5 saat düzeyinden 12 saate çıkacaktı. Toplam 330 kilometre uzunluğunda olan
Ankara-Niğde otoyolunun tamamını hizmete açarak Edirne’den Urfa’ya kesintisiz
bir otoyol ağı oluşturduk. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün de üzerinde yer aldığı
otoyolun uzunluğu Malkara-Çanakkale Kesimi bağlantı yolları dâhil 101
kilometre’dir. Otoyolun bir parçası 1915 Çanakkale Köprüsü, ‘dünyanın en büyük
orta açıklığa sahip asma köprüsü’ olacak. Cumhuriyet’imizin 100. yılına atıfla
2023 m orta açıklığa sahiptir. Bu otoyolla İstanbul-Çanakkale arası 2 saat 20
dakikada alınabilecek. Çanakkale Boğazı 6 dakikada geçilebilecek. 163
kilometrelik Aydın-Denizli Otoyolu Projesini hayata geçiriyoruz. Kuzey Marmara
Otoyolu’nun önemli kesitlerinden biri de 45 kilometrelik Hadımköy -Ispartakule
-Başakşehir Kesimi. 26 Haziran 2021 tarihinde temelini attık. Proje bünyesinde,
toplam uzunluğu 1.617 m olan Sazlıdere Kanal Geçiş Köprüsü de yer alıyor.
Yaptığımız otoyol, bölünmüş yol BSK ve diğer çalışmaların yanında önemli bir
konu da fiziki ve geometrik iyileştirmeler” diye konuştu.
KISA ZAMAN SONRA OTONOM ARAÇLAR YOLLARDA SEYRETMEYE BAŞLAYACAĞIZ
Akıllı Ulaşım Sistemleri Strateji
Belgesi ışığında çalışmaları öncelediklerini bildiren Karaismailoğlu, bir
taraftan afetle mücadele çalışmalarında da Bakanlık olarak önemli bir rol
üstlendiklerine değindi. Yol güvenliği ve kesintisiz ulaşım için gerçekleştirdikleri
çalışmalar arasında karla ve buzla mücadele de olduğuna dikkati çeken Bakan
Adil Karaismailoğlu, “Kısa zaman sonra otonom araçları yollarda seyretmeye
başlayacağız. Biz de ulaşım planlamamızı ortaya çıkan ve teknolojik gelişmelere
göre şekillendiriyoruz. U-ETDS sistemi ile yolcu ve eşya taşımacılığı da yakın
takibimizde. Bu da sektörel dijitalleşmeye örnek teşkil eden uygulamalarımızdan
biri. Mikro hareketlilik çözümleri; toplu taşıma hatlarına erişimin daha rahat
sağlanmasına hizmet ediyor. Motorlu araçlara bağımlılığı azaltıyor. Şehir
içindeki alanları daha verimli kullanmamızı sağlıyor ve karbon emisyonunu
düşürüyor. ‘Yolcu Taşımacılığı Hizmetlerinin Erişilebilirliği Projesi’ ile
detaylı bir yol haritası hazırladık. Çalışmalar neticesinde temel stratejik
eylemleri belirledik, pilot projeleri oluşturduk. Bunları, hizmetten
yararlananlar ve hizmet sağlayanların yüksek katılımıyla, birlikte
gerçekleştirdik” dedi.
EMNİYETLİ ULAŞIM ALTYAPILARI İLE ÖLÜMLÜ KAZALAR AZALDI
2003-2020 yılları arasında yapılan
169,2 milyar dolarlık yatırımların; yatırım ve faaliyet dönemindeki ekonomik
etkileri ile faaliyet dönemindeki tasarruf etkilerinin analizini de paylaşan
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“2003-2020 yılları arasında bu
yatırımların Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya toplam 409,7 milyar dolarlık; üretime
de 869 milyar dolarlık etkisi oldu. Bu yatırımların toplam istihdama etkisi ise
yıllık ortalama 705 bin kişi olarak gerçekleşti. Yatırımlarımız sayesinde ülkemizin
hem beşerî hem de maddi kaynaklarının verimli kullanılması sonucu, sadece 2020
yılında 13,4 milyar dolar tasarruf elde ettik. Emniyetli ulaşım altyapıları ile
ölümlü kazaların azalması sayesinde 12 bin 353 hayat kurtardık. Kısalan yollar,
kent içi raylı sistem hatları ve Yüksek Hızlı Tren ile çevre dostu taşıma
modlarına geçişle, 10,3 milyon dolar değerinde CO2 emisyon tasarrufu ve kamu
hizmetlerinin kâğıtsız ortama taşınmasıyla da 20 milyon dolar kâğıt tasarrufu
sağladık. Ayrıca vatandaşlarımızın e-devleti kullanması ile kamu kurumlarına
gitmeden işlemlerini tamamlayabilmesinin, 1,8 milyar dolarlık zaman tasarrufu
sağladığını ve bunun Kamu İş Gücü Verimliliğine de artış olarak yansıdığını
hatırlatmak isterim.”
HİBRİT KÖİ MODELİNİ ETKİN KULLANAN AVRUPA’DA EN İYİ PERFORMANS SAĞLAYAN
3’ÜNCÜ ÜLKE TÜRKİYE’DİR
Ulaştırma ve altyapı
yatırımlarının Türkiye gibi hızlı gelişen, büyüyen bir ekonominin temelini
oluşturduğunu aktaran Bakan Karaismailoğlu, “Sanayiden ticarete, ulaşımdan
istihdama, bölgesel kalkınmadan sosyal yaşama ve ekonomiye katılıma kadar her
alanda omurga görevi gören bu alanlar için kilit kavram ise ‘entegrasyon’dur.
‘Millî ekonomi’ temeline dayalı olarak ‘millî bağımsızlığımızı’ koruma ana
hedefimizdeki kararlılığımız da bizi kalkınmanın tetikleyicisi olan altyapı
yatırımlarını entegre biçimde artırmaya ve güçlendirmeye yönlendiriyor. O
nedenle tüm dünyada başvurulan alternatif finansman modellerini biz de
değerlendiriyoruz. Bu yöntemlerin başında Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) geliyor.
Küresel olarak, altyapı yatırım ihtiyacı, 2040 yılına kadar toplam 94 trilyon
dolara ulaşacak. O nedenle son 30 yılda Kamu-Özel Sektör İşbirliği yöntemine
ciddi bir eğilim söz konusu. Bugün 134 ülkede KÖİ modeli farklı sektörlerde
tercih ediliyor. Başta havalimanları olmak üzere, ulaştırma projelerindeki KÖİ
projeleri büyük ilgi topluyor. Son 20 yılda 37,5 Milyar dolarlık yatırımla,
havalimanları, limanlar ve 1250 kilometre otoyol altyapısı tamamladık. KÖİ
modelinin yeniden gelişmesinin öncüsü İngiltere’den ve Avrupa Birliği
fonlarıyla hibrit KÖİ modelini son derece etkin kullanan Fransa’dan sonra
Avrupa’da en iyi performans sağlayan 3’üncü ülke Türkiye’dir. Havayolu,
karayolu ve denizyolu alanında KÖİ Modeli ile yapılan yatırımlar
incelendiğinde, 2024 yılında gelir-gider dengesi baş başa noktaya gelecektir.
2025 yılından itibaren elde edeceğimiz gelirler, yapacağımız ödemelerin
üzerinde olacaktır. Böylece ulaştırma sektörü genel olarak
değerlendirildiğinde, KÖİ Modeli ile yapılan projeler özelinde net nakit akışı
sağlanacak. Dolayısıyla, devletimiz ilave gelire kavuşmuş olacak” dedi.
YILLIK TOPLAM 780 BİN AĞACA EŞDEĞER KARBON EMİSYON TASARRUFU SAĞLADIK
“Projelerin yapım yöntemi kamu
kuruluşlarımızın ortak aklıyla değerlendirilmekte ve ilgili dönemin ekonomik
koşulları ile projelerin stratejik önemi çerçevesinde ele alınmaktadır.
Dolayısıyla, hazırlanan fizibiliteler ve harcama getirisi analizi raporları
çerçevesinde, KÖİ yöntemi ya da geleneksel ihale yönteminden hangisi söz konusu
projede faydalı görülürse o yöntem seçilmektedir” diye konuşan Bakan Adil
Karaismailoğlu, “Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz tüm KÖİ yatırımlarımızla;
gayrisafi yurtiçi hasılaya 26 milyar Euro, üretime 58 milyar Euro ve istihdama
1 milyon kişinin üzerinde etki sağlanarak ülkemiz ekonomisine önemli katkılar
yapıldı. Öte yandan, bugüne kadar çevresel fayda oluşturmak öncelikli
hedeflerimizden biriydi. Bu amaçla yaptığımız yatırımlarla yıllık toplam; 975
milyon ton değerinde karbon emisyon tasarrufu, 20 milyon dolar değerinde kâğıt
tasarrufu, toplam 780 bin ağaca eşdeğer karbon emisyon tasarrufu sağladık.
Ulaşım yatırımlarımızla 2020 yılında toplam tasarrufumuz 13,4 milyar dolara
ulaştı. Biz açılışını yaptığımız her proje ile gurur duyduk ama asla bununla
yetinmedik. 10 yıllar sonrasını planladık. Halkımıza hep daha iyisini, daha
faydalısı sunmak için çalıştık. Sizlerle paylaştığım bu rakamlar da
sağladığımız faydanın ispatıdır. Avrupa'yı 2050 yılında iklim-nötr ilk kıta
hâline getirmeyi hedefleyen Yeşil Mutabakat’a yönelik Ulusal Yeşil Mutabakat Eylem
planı çerçevesinde, sürdürülebilir ve akıllı taşımacılık, yeşil denizcilik ve
yeşil liman uygulamaları ile demiryolu taşımacılığının geliştirilmesini
hedefliyoruz. Yine bu sayede, yakıt tüketiminin ve emisyonların azaltılması ile
mikro hareketlilik araçlarının kullanımının yaygınlaştırılmasını sağlayacağız”
ifadelerini kullandı.
GÜÇLÜ, BÜYÜK TÜRKİYE HEDEFİNE ULAŞMAK İÇİN ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ
Önümüzdeki dönemde
karbonsuzlaşma, otonom ulaşım ve evrensel erişim kavramları üzerinde önemli
çalışmalar hayata geçireceklerinin altını çizen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Adil Karaismailoğlu, “Cumhurbaşkanı’mız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde
‘Güçlü, Büyük Türkiye’ hedefine ulaşmak, ülkemizin adını dünyanın en büyük 10
ekonomisi arasına yazdırmak için; karayolu, demiryolu, denizyolu, havayolu ve
haberleşme sektörlerimizde master planlarımız çerçevesinde Kısa (2023), Orta
(2035) ve Uzun (2053) vadede belirlediğimiz çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.
Bütçe büyüklüklerinden bahseden
Bakan Karaismailoğlu, “Bakanlığımız, SHGM, KGM ve BTK 2022 yılı toplam bütçe
ödeneği yaklaşık 71 milyar TL olarak öngörülmüştür” dedi.