
ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANI KARAİSMAİLOĞLU: YERLİ, MİLLİ YANGIN SÖNDÜRME VE KURTARMA VAGONU RAYLARDA
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, yerli ve milli
imkanlarla üretilen Yangın Söndürme ve Kurtarma Vagonu’nu 6 itfaiye aracının
kapasitesine sahip olduğuna dikkati çekti ve “Sadece demiryollarında değil,
karayolu ile ulaşamadığımız ve demiryolu hattının geçtiği yerlerdeki orman
yangınlarına da müdahale edebileceğiz. Bir yandan yangına müdahale edilirken,
aynı zamanda sahip olduğu kurtarma ekipmanlarıyla, kazaya konu vagon içinde
bulunan yük, yolcu ve personel de emniyete alınacak” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil
Karaismailoğlu, TÜRASAŞ Eskişehir Fabrikası’nda üretilen Yangın Söndürme ve
Kurtarma Vagonu’nun teslim törenine katıldı. Demiryolu araçları imalatında
yerlilik ve millilik oranını artırmak için var güçle çalıştıklarını kaydeden Karaismailoğlu,
raylı sistem araçlarının kritik bileşenlerini milli imkanlarla tasarlayıp
üretmenin en önemli öncelikleri olduğunu söyledi. Karaismailoğlu, “Bu kapsamda;
raylı sistem araçlarındaki kritik bileşenlerin tasarlanması ve üretilmesini,
2022 yılında milli elektrikli tren ve lokomotifin seri üretimine başlanmasını,
2023 yılında milli hızlı trenin prototipinin tamamlanmasını ardından metro,
tramvay tasarım ve üretimi de dahil, ülkemizin ihtiyaç duyduğu tüm raylı sistem
araçları ve kritik alt bileşenlerinin tasarlanarak üretildiği bir TÜRASAŞ
hedefliyoruz” dedi.
ELEKTRİKLİ LOKOMOTİF ÜRETİMİNDE DIŞA BAĞIMLILIĞA SON VERECEĞİZ
TÜRASAŞ’ın Eskişehir
fabrikasındaki çalışmalar hakkında bilgiler de aldıklarını dile getiren
Karaismailoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Diğer çalışmalarla birlikte,
E-5000 Anahat Lokomotif Montaj çalışmalarını yerinde inceledik. TÜRASAŞ’ın
bölge müdürlüklerindeki fabrikalarda, yıllık 80 araç, 45 lokomotif, 150 kent
içi raylı sistem aracı, 75 dizel lokomotif ve 1200 vagon üretim kapasitesi
bulunuyor. Fabrikalarımızda araç üretimi ile birlikte aynı zamanda; yük vagonu,
lokomotif, dizel tren seti ve yolcu vagonlarının bakım ve onarımları da
yapılıyor. Ziyaretimizde inceleme imkanı bulunduğumuz E 5000 Milli Elektrikle
Anahat Lokomotif projemizle lokomotif üretiminde katma değeri yüksek
bileşenlerin yerli tasarımı ile elektrikli lokomotif üretiminde dışa
bağımlılığa son vereceğiz. Milli Elektrikli Lokomotifimizin gövde tasarım
çalışmalarını tamamladık. İmalatına da başladık. Projenin alt sistemlerinin tip
testleri, sertifikasyon çalışmaları, proje planına uygun olarak sürüyor. 2023,
2024 yıllarında, 20 adet E5000 Anahat Lokomotifi TCDD Taşımacılık şirketimize
teslim edeceğiz. TÜRASAŞ’ın yürüttüğü bir diğer proje de yeni nesil 8 silindirli
1200 dizel motor üretimi. Ülkemizde bu özelliklerde ilk yerli motorumuz
sektörümüzün de ülkemizin de gücüne güç katacak. Bu motorları kendimiz
üretecek, başka ülkelerden satın almak zorunda kalmayacağız. Milli ekonomimize
kıymetli katkılar sunacak motorun montajı devam ediyor.”
MİLLİ ELEKTRİKLİ TREN SETİ PROJESİNİN SERTİFİKASYON SÜREÇLERİ BAŞLADI
TÜRASAŞ fabrikalarında yürütülen
bir diğer projenin de Milli Elektrikli Tren Seti Araç Prototipi ve Seri Üretimi
olduğuna dikkat çeken Karaismailoğlu, “Proje kapsamında saatte 160 kilometre
hızında Milli Elektrikli Tren Seti Üretiminde 5 araç konfigürasyonlu ilk aracın
üretimini tamamladık. Statik ve dinamik testleri de biten projenin
sertifikasyon süreçleri devam ediyor. Bu yıl içinde 3 tren seti ile birlikte,
2023 ve 2024 yılları içinde 19 tren setini raylarda göreceğiz. TÜRASAŞ’taki
çalışmalarımız kuşkusuz bunlardan ibaret değil. Saatte 225 kilometre hızında
Elektrikli Tren Seti Tasarım Projemiz de tüm hızıyla sürüyor. Tasarım
çalışmalarımız bu yıl tamamlanacak. TÜRASAŞ fabrikalarında uzun hat tren
ekipmanlarının yanı sıra banliyö elektrikli tren setleri üzerinde de çalışmalar
devam ediyor. Milli Banliyö Elektrikli Tren Seti Projemize de 2021 yılında
başladık. Her bir dizimiz, 4 araçlı ve 1000 yolcu kapasiteli tasarlandı. Bu
setlerimizi ilk olarak Gaziray Projemizde kullanacağız. Gaziray için her bir
dizi 4 araçlı olacak şekilde 8 tren seti olarak üretilecek” diye konuştu.
NE SÖZ VERDİYSEK YERİNE GETİRDİK
“AK Parti hükümetleri olarak,
2003’ten bugüne ulaştırma ve altyapı alanında ne söz verdiysek yerine getirdik”
diyen Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, demiryollarındaki çalışmaların yanı
sıra, bazıları asrı aşan geçmişe sahip, tüm dünyada ses getiren projeleri bir
bir inşa ettiklerini anlattı. Böylece Türkiye’nin, sahip olduğu konum ve
konjonktürün sağladığı avantajla, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek
için gerekli rekabetçi gücü elde ettiğini vurgulayan Karaismailoğlu, “Asya ve
Avrupa arasında ticaret yollarından Orta Koridor’da küresel bir lojistik süper
güç olma iddiasına bu yatırımlarımız sayesinde sahip olduk. Bu gücümüzü, bu
iddiamızı hükümetlerimiz döneminde başarıyla bitirdiğimiz ve hizmete aldığımız
Marmaray, Avrasya Tüneli, İstanbul Havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü,
Osmangazi Köprüsü, 1915 Çanakkale Köprüsü, İstanbul-İzmir, Kuzey Marmara ve
Ankara-Niğde Otoyolları ve Ankara-Eskişehir-İstanbul hızlı tren Hatları gibi
mega projeleri sayesinde elde ettik” değerlendirmesinde bulundu.
YANGIN SÖNDÜRME VE KURTARMA VAGONU YERLİ VE MİLLİ İMKANLARLA ÜRETİLDİ
TCDD Taşımacılık AŞ’nin ihtiyacı
olan ve teslimatı gerçekleşen Yangın Söndürme ve Kurtarma Vagonu’nuyla hizmet
kalitesini daha da yukarılara taşıdıklarını belirten Karaismailoğlu, Yangın
Söndürme ve Kurtarma Vagonu’nun yerli ve milli imkanlarla üretildiğine işaret
etti. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, “Vagonumuzla,
demiryollarındaki petrol ve türevlerinin taşınması esnasında yaşanabilecek
kazalarda, muhtemel raydan çıkma, yangın, sızıntı ve patlama gibi olaylardaki
olası kayıp ve zararları en aza indirmeyi hedefliyoruz. Bu açıdan demiryolu
tünellerinde meydana gelebilecek kazalara da müdahale imkanımız da artacak.
Yangın Söndürme ve Kurtarma Vagonlarımızla sadece demiryollarında değil,
karayolu ile ulaşamadığımız ve demiryolu hattının geçtiği yerlerdeki orman
yangınlarına da müdahale edebileceğiz. Bir yandan yangına müdahale edilirken,
aynı zamanda sahip olduğu kurtarma ekipmanlarıyla, kazaya konu vagon içinde
bulunan yük, yolcu ve personel de emniyete alınacak. Yangın Söndürme ve
Kurtarma Vagonumuz, 72 tonluk su ve köpük karışımı ile ortalama 6 adet itfaiye
aracının toplam kapasitesine sahip. Bu vagonumuz üzerindeki uzaktan kumandalı
monitörlerle, bulunduğu noktadan 100 metre ileriye su püskürtebiliyor. Ayrıca,
kendi enerjisini üretebiliyor. Gece-gündüz tüm operasyonlarda görev alabilecek”
şeklinde konuştu.
DEMİRYOLLARINI YENİDEN AYAĞA KALDIRDIK
Demiryollarının, Türkiye’nin
ulaşım tarihinde sadece bir ulaşım sistemi olmasının ötesinde anlamları
olduğunu kaydeden Karaismailoğlu, “Demiryolları, bu topraklardaki ulaşım ağın
da ekonomik, sosyal, tarihsel ve kültürel öneme sahip stratejik bir parçası.
Cumhuriyet’in ilk yıllarından sonra 2003 yılına kadar ihmal edilen
demiryollarını, hükümetlerimiz döneminde yeniden ayağa kaldırdık. Ülkemizin
ulaştırma ve iletişim alanındaki imarı için harcadığımız toplam 1 trilyon 670
milyar liranın 382 milyar lirasını demiryolları yatırımları için ayırdık.
Demiryolları yatırımlarımızla ülkemizde 1,7 milyonluk istihdam etkisi
oluşturduk. Pandeminin ardından, yük taşımalarımızı yüzde 10, uluslararası
taşımacılık potansiyelimizi de yüzde 24 artırdık. 2022’de en az yüzde 6 artış
hedefliyoruz. Yurt genelinde; 4 bin 407 kilometresi hızlı tren, 314 kilometresi
de konvansiyonel hat olmak üzere, toplam 4 bin 721 kilometrelik hatta yapım
çalışmalarımız yoğun şekilde sürüyor. Ülke genelinde, 26 olarak planladığımız
lojistik merkezimizden 13 tanesini hizmete açtık. Ar-Ge çalışmalarımızın devam
ettiği yerli ve milli demiryolu sanayimizi günden güne geliştiriyoruz.
Demiryollarının yük taşıma oranını 2023’de yüzde 5’e çıkarmayı planlarken,
2035’de yüzde 20, 2053’te de yüzde 22 olmasını öngörüyoruz. Demiryollarımızdaki
yolcu taşıma oranlarını da yüzde 6’nın üzerine çıkaracağız. Demiryolu ağ
uzunluğumuzun da 2035’de 23 bin 630 kilometre, 2053’de de 28 bin 600 kilometre
olması için çalışıyoruz. Dünyanın yeni enerji trendlerine uygun olarak
demiryollarının toplam enerji ihtiyacının yüzde 35’ini yenilenebilir enerji
kaynaklarından sağlayacağız. Demiryollarının büyük ailesi ile tam 165 yıldır,
ülkemizin yükünü taşımaktayız. Hükümetlerimiz dönemindeki tüm yatırımlarımızla
birlikte demiryolu hatlarıyla birlikte motor, lokomotif, vagon üretiminde de
yerli ve millilik oranlarını artırıyoruz. Dışa bağımlılığı azaltıyor, milli ekonomimizi,
milli bağımsızlığımızı daha da güçlü ve sağlam kılıyoruz. Demir ağlarla örmeye
devam ettiğimiz ülkemizde, kara tren ağıtları değil, yüksek hızlı hatlardaki
tasarım ve modernliği ile takdir toplayan trenlerimizin coşkusu yaşanacak”
ifadelerini kullandı.