Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun uluslararası
temasları sürüyor. Macaristan’daki görüşmelerinin ardından bugün de Birleşmiş
Milletler İkinci Küresel Sürdürülebilir Ulaştırma Konferansı’na katılan
Karaismailoğlu, çevreci, yerli ve milli yatırım hedeflerine dikkati çekti.
Dün Macaristan’da Türk Konseyi
Ulaştırma Bakanları 5. Toplantısı'na katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil
Karaismailoğlu, bugün de Birleşmiş Milletler İkinci Küresel Sürdürülebilir
Ulaştırma Konferansı’na katılım sağladı.
Burada yaptığı konuşmada BM
Sürdürülebilir Kalkınma amaçları doğrultusunda, erişilebilirliği merkeze alan,
toplumun tüm kesimlerini kapsayan, yenilikçi, sürdürülebilir, akıllı ve entegre
hareketliliği sağlamaya yönelik strateji ve politikalar geliştirdiklerini
kaydeden Karaismailoğlu, “Yatırım planlamalarımızda, Birleşmiş Milletler 2030
gündeminin yanı sıra Paris İklim Değişikliği Anlaşması ve AB Yeşil
Mutabakatının hedeflerini kendimize rehber addediyoruz. Bu rehber belgeler ile
uyumlu olarak hazırladığımız, 11. Kalkınma Planımız, Ulaştırma Ana Planımız ve
Sürdürülebilir ve Akıllı Hareketlilik Stratejisi ve Eylem Planımızla, etkin bir
ulaşım sistemini ülkemize kazandırmak için çalışıyoruz” dedi.
Son 19 yılda, ulaştırma ve
iletişim altyapısına 170 milyar dolara yaklaşan yatırım yapıldığını vurgulayan
Karaismailoğlu, ulusal düzenlemeler ve uluslararası iş birliği ile
sürdürülebilir bir ulaştırma sisteminin tesisi için önemli mesafeler kat
edildiğini söyledi.
DEMİRYOLUNDAN KAYNAKLI EMİSYONLARI % 75 AZALTMAYI HEDEFLİYORUZ
Ulaşım hizmetlerine erişimin bir
hak olduğu anlayışıyla ve her adımda farklılıkları ortadan kaldıran bir ağ
oluşturmak üzere, hizmeti tüm ülke sathına, en ücra köşeye kadar ulaştırmanın
birinci öncelikleri olduğunun altını çizen Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Bütünleşik olarak tasarladığımız
ulaşım ekosistemimizde, verimlilik esasında tüm modları birbirleriyle entegre
hale getiriyoruz. Çok modlu ve dengeli bir ulaşım altyapısı için
demiryollarında yatırım seferberliği başlattık. Kent içi raylı sistem hatlarına
ilave olarak, yeni yüksek hızlı tren hatları inşa ediyor ve mevcut hatlarımızın
yenileme çalışmalarını da sürdürüyoruz. Böylece hem verimliliği arttırıyoruz
hem de karbondioksit emisyonunu azaltarak çevreye daha duyarlı bir işletmeciliğe
geçiyoruz. 2035 yılında demiryolundan kaynaklı emisyonları 1990 yılına göre en
az yüzde 75 oranında azaltmayı hedefliyoruz.”
Demiryollarına yatırım yaparken
karayolları yatırımlarını da göz ardı etmediklerine vurgu yapan Ulaştırma
Bakanı Karaismailoğlu, Türkiye’yi bölünmüş yollarla donatarak trafik
sıkışıklığını önemli ölçüde azalttıklarını ve karbon emisyonu artışının önüne
geçtiklerini söyledi.
“Son 19 yılda yaptığımız 28 bin
kilometrenin üzerindeki bölünmüş yolla yıllık bazda yaklaşık 4 milyon tona
yakın karbondioksit emisyon azaltımı sağlıyoruz” diyen Karaismailoğlu, şu
ifadeleri kullandı: “İstanbul’da iki kıtayı birbirine bağlayan Avrasya tüneli
ile de yıllık 50 bin ton karbondioksit azaltımı sağlıyoruz. Şehirlerde karbon
emisyonunu ve trafiği azaltan elektrikli bisiklet, e-skuter gibi mikro
hareketlilik araçları için yasal düzenlemeleri hazırlıyor ve gerekli
altyapıları geliştiriyoruz.”
HEDEFİMİZ KARBONSUZ HAVALİMANI İŞLETMECİLİĞİ
"Mavi Ekonomi" olarak
adlandırılan denizcilik sektöründe Uluslararası Denizcilik Örgütü tarafından
belirlenen emisyon azaltım hedeflerine ulaşılabilmesi için Bakanlık olarak
üzerine düşenin yapıldığını belirten Karaismailoğlu, şu değerlendirmelerde
bulundu:
“Yeşil denizciliğin desteklenmesi
için tasarladığımız Denizcilikte Karbonsuzlaştırma projemiz ile, gemilerimizde
ve limanlarımızda çevre dostu taşımacılık için kullanılacak yenilikçi
teknolojilere finansal destek mekanizması oluşturacağız. Havalimanlarımızda
2009 yılından bu yana belirli kriterleri sağlayan tesislere yeşil havalimanı
sertifikası veriyoruz. Buna ilave olarak, Karbonsuz Havalimanı Projemizle,
Uluslararası Havalimanları Konseyi tarafından yürütülen Havalimanı Karbon
Akreditasyonu Programına akredite havalimanlarımızla dahil olduk. Hedefimiz, önümüzdeki
dönemde karbonsuz havalimanı işletmeciliğine geçmek. Havalimanlarının elektrik
enerjisinin yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanması için Güneş Enerji
Santrali Tesislerini faaliyete geçirdik ve yaygınlaştırıyoruz. Ayrıca,
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün uluslararası uçuşlardan kaynaklanan
emisyonları azaltma ve emisyonları 2020 seviyesinde sabitlemeyi amaçlayan
CORSIA (Uluslararası Havacılık için Karbon Dengeleme ve Azaltma) Şemasında
gönüllü ülkeler arasında yer alıyoruz.”