Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, bugüne kadar hayata
geçirilen kamu-özel iş birliği projelerinin 2024'te birbirlerini dengelemeye
başlayacağına vurgu yaptı ve "Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, 2040'a
gelindiğinde artık genel bütçeden bir kuruş dahi almadan kendi yatırımını ve
finansını kendisi üretecek bir konuma gelecektir" dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil
Karaismailoğlu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen
Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi’ne (Stratcom Summit '21) katıldı. Zirve
kapsamında gerçekleştirilen "Hayat Ulaşınca Başlar" başlıklı özel
oturumda konuşan Karaismailoğlu, Türkiye'nin ulaşım, altyapı ve haberleşme
projelerinin stratejik kazanımlarını anlattı.
Türkiye'nin 4 saatlik uçuşla 67
ülkenin, 1,6 milyar nüfusun ve 7 trilyon dolar ticaret hacminin olduğu
Avrasya'nın tam ortasında bulunduğunu aktaran Karaismailoğlu, bunu avantajlara
dönüştürmek için ulaştırmada yapılması gerekenleri planlayarak hareket
ettiklerini söyledi.
Dünya ticaret hacminin 2020 yılı
itibarıyla 12 milyar ton olduğunu, bütün otoritelerin 2030'da bunun 25 milyar
tona çıkacağını söylediğini dile getiren Karaismailoğlu, "Hem dünya ile
entegre olma hem de ülke içindeki ulaşım altyapısını kısa sürede geliştirmemiz
gerekiyordu. Bunları planladık ve yola çıktık" diye konuştu.
Karaismailoğlu, Kovid-19
sürecinde bütün dünya kapılarını kapatırken Türkiye'nin durmadığını ve
ulaştırma yatırımlarına devam ettiğini kaydederek, "2020'de ulaştırma ve
haberleşme yatırımlarının pandemiye rağmen önceki yıla göre neredeyse yüzde 50
artışla 83 milyar TL'ye çıkardık. 2022 yaz aylarında bu sürecin normale, 2019
yıllarına döneceğini tahmin ediyoruz. Planlarımızı o şekilde yapıyoruz"
ifadelerini kullandı.
19 YILDA 1 TRİLYON 136 MİLYAR TL'LİK YATIRIM YAPTIK
Bakan Karaismailoğlu, son 19
yılda bakanlık olarak ulaştırma ve haberleşme sektörlerinde 1 trilyon 136
milyar liralık yatırım harcaması yaptıklarını belirterek, devam eden projeler
tamamlandığında bu yatırım tutarının 1,6 trilyon liraya çıkacağını söyledi. Son
19 yılda ulaşım modlarında en çok yatırımı kara yoluna yaptıklarını, toplam
yatırımların neredeyse yüzde 65'inin buraya gittiğini dile getiren
Karaismailoğlu, burada belirli bir seviyeye gelindiğini, halihazırda kara yolu
ile demir yolu yatırımlarının başa baş gittiğini, bundan sonra demir yolları
yatırımlarının biraz daha yukarı çıkacağını aktardı.
TÜRKİYE'Yİ DÜNYA İLE ENTEGRE EDECEK ULAŞTIRMA YATIRIMLARI DEVAM EDİYOR
Karaismailoğlu, kendilerinden
önce ihmal edilen demir yolu yatırımlarından bahsederek, "Yaklaşık 4 bin
364 kilometrelik demir yolu ağında hummalı çalışmamız sürüyor. Kısa vadede 20
bin kilometrenin üzerine çıkacak bir demir yolu çalışması ülkemizin dört bir
tarafında devam ediyor" şeklinde konuştu.
Türkiye'yi dünya ile entegre
edecek ulaştırma yatırımlarının devam ettiğini yineleyen Karaismailoğlu,
ülkenin üzerinde bulunduğu orta koridorun ekonomik açıdan, hız ve maliyet
açısından diğer koridorlara nazaran sunduğu avantajlardan, bu koridoru
kesintisiz kılmak için hayata geçirilen Marmaray ve Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu
Hattı'ndan bahsetti.
Karaismailoğlu, Türkiye'nin dünya
ticaretinden aldığı payı artırmak için çalışmalarını sürdürdüklerini
belirterek, kuzey koridorunda yapılan taşımacılığı orta koridora çekmek için
çalışmalarının devam ettiğini anlattı. Orta koridorda Türkiye'nin deniz, kara
ve demir yolu modlarında sunduğu avantajlara değinen Karaismailoğlu, buradaki
gelişmeleri takip ettiklerini bildirdi.
İSTANBUL BOĞAZI'NA ALTERNATİF SU YOLU YAPILMASI ZORUNLU HALE GELDİ
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Karaismailoğlu, küresel ticaretin artmasıyla tüm dünya gibi Türkiye'nin de
liman yatırımlarını artırdığını belirterek, deniz taşımacılığında ve İstanbul
Boğazı'nda yaşanacak artış için Kanal İstanbul Projesi'ni ortaya koyduklarını
söyledi. İstanbul Boğazı'ndan geçmek isteyen gemilerin bekleme süresinin 24
saati aştığını, bu sürede ekonomik kaybın yanı sıra çevreye de zarar
verildiğini, boğazda kazaların yaşandığını belirten Karaismailoğlu, sözlerini
şöyle sürdürdü:
"İstanbul Boğazı'nın yıllık
güvenli geçiş için geçmesi gereken gemi sayısı 25 bin civarındadır. Ama biz bu
olağanüstü şartları zorlayarak, Marmara Denizi'ndeki beklemeleri azaltmak için
olağanüstü güvenlik önlemleri alarak boğazdan yıllık 40 binin üzerinde gemi
geçirmeye çalışıyoruz. 2050 yılına gelindiğinde boğazdan geçecek gemi sayısının
78 bine, 2070'li yıllarda 86 bine çıkması bekleniyor. Tabi bu kadar geminin
İstanbul Boğazı'ndan geçmesi mümkün değildir. O yüzden İstanbul Boğazı'nın bu
yükten, bu sıkıntıdan, bu tehlikeden kurtarılması için alternatif bir su
yolunun yapılması, olmazsa olmaz oldu."
Karaismailoğlu, Kanal İstanbul'un
ekonomik açıdan ve çevresel etkiler açısından sağlayacağı katkılardan
bahsederek, bu projenin çalışmalarının köprü yapımıyla başladığını bildirdi.
İstanbul Havalimanı'nın tamamen
şeffaf ve açık bir ihaleyle verildiğini, kazanan şirketin tamamen atıl bir
alana devletten tek bir kuruş almadan milyarlarca avroluk yatırım yaptığını
anlatan Karaismailoğlu, "25 yıl işletme süresi boyunca da devlete 22 milyar
avro verecek. O kadar verimli bir yatırım oldu ki ilk açıldığı 2019'da verilen
garantiye yolcu sayısı yakaladığı için onun üzerine ekstradan 22 milyon avro
devleti yine nakit girişi sağlandı" diye konuştu.
ANTALYA HAVALİMANI İHALESİNE İLGİ TÜRKİYE'YE GÜVENİN EN ÖNEMLİ KANITI
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu,
havalimanı yatırımlarına değinerek, Rize-Artvin Havalimanı'nın yaz sezonu
açılmadan hizmete alınmasının beklendiğini, geçen hafta Antalya Havalimanı için
ihale gerçekleştirdiklerini, 760 milyar avroluk yatırımı 2025 sonrası gelir
paylaşımlı yapmak için çıkılan ihalenin çok ciddi rağbet gördüğünü anlattı.
Karaismailoğlu, "Devletin kasasından bir kuruş çıkmadan 760 milyon avroluk
bir yatırım özel sektör tarafından dış finansman olarak gelip yapılacak ve 25
yıl boyunca 8,5 milyar avroluk bir gelir garantisi verdi devlete. Bu 8,5 milyar
avronun yüzde 25'ini yani 2,32 milyar avrosu da 90 gün içinde peşin olarak
devletimizin kasasına girecek. Türkiye, dünyada cazibesini artırarak devam
ediyor. Bu ilgi, bütün dünyanın Türkiye'ye olan güveni ve Türkiye'nin bir
cazibe merkezi olduğunun en önemli kanıtı" ifadelerini kullandı.
ŞEHRİN YÖNETİCİLERİNDEN DE PROJELERİNİ HIZLANDIRMALARINI BEKLİYORUZ
Kara yolunda yaptıklarını
yatırımlardan, Anadolu'da hizmete aldıkları köprülerden bahseden ve
"trafik canavarı" tabelalarını unutturduklarını aktaran
Karaismailoğlu, mesafeleri ve yolculuk süresini kısalttıklarını ve daha güvenli
hale getirdiklerini anlattı. İstanbul'daki Kuzey Marmara Otoyolu, Avrasya
Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü gibi yatırımların olmaması halinde şehrin
trafiğinin kilitlenme noktasında olabileceğini dile getiren Karaismailoğlu,
İstanbul-İzmir Otoyolu, Osmangazi Köprüsü gibi yatırımlarla birlikte bu
projelerin ekonominin kalbi olan Marmara Bölgesi'ne çok önemli bir katkı sunduğunu,
bulundukları bölgede ekonomiye, ticarete, turizme ve birçok alana önemli
canlılık sağladığını söyledi.
Karaismailoğlu, İstanbul'a
sürekli yatırım yapmak gerektiğini belirterek, şu anda bakanlık olarak metro
projelerini son derece hızlandırdıklarını, şehrin yöneticilerinden de
projelerini hızlandırmalarını beklediklerini söyledi.
KAMU-ÖZEL İŞ BİRLİĞİ PROJELERİMİZ 2024'TE KENDİ KENDİSİNİ DENGELEYECEK
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Karaismailoğlu, bütçelerinin yüzde 80'ini genel bütçeden yani hazineden harcadıklarını
belirterek, onun dışındakileri yap-işlet-devret projeleri olarak hayata
geçirdiklerini söyledi. "Kamu-özel iş birliği olarak 37,5 milyar dolarlık
bir proje stokumuz vardı. Bu projelerimizi tamamladık." diyen
Karaismailoğlu, şu açıklamalarda bulundu:
"Yani devletin kasasından
bir kuruş çıkmadan 37,5 milyar dolarlık bir yatırım yapıldı. Bu ülkenin bir
kıymeti oldu artık bu projeler. (İşletici) Süresi boyunca bunu bitirecek
gidecek, ancak projeler yüz yıllar boyunca ülkeye hizmet edecek. 2024 yılına
kadar biz kamu-özel iş birliği yaptığımız projelere destek vereceğiz. Bunların
ilk yıllarda zaten bu garanti edilmiş olan araç sayılarının kazanamayacağı
fizibiliteler bize gösteriyor. Ama ortalama bir süre aldığınızda bunlar tamamen
karlı, bırakın desteklemeyi, üzerinden devletin gelir kazanacağı projeler
olarak bize dönecek."
Karaismailoğlu, normalde ulaşım
türlerinden kara yolu projelerini ilk yıllarda destelediklerini, hava ve deniz
yolu projelerinin kendi kendisini karşıladığını kaydederek, şu değerlendirmelerde
bulundu:
"2024'ten sonra kamu-özel iş
birliği projelerimiz (kara, hava ve deniz yolu) kendi içerisinde kendi kendini
dengeliyor. 2030'a yaklaştığımızda artık beni hiçbir destek yapmadan kara yolu
projelerim dahil kendi kendindeki garantisini sağlayıp artık devlete artı bir
gelir getirecek. Bu işin sonunda, 2040 yılına gelindiğinde devlete 18 milyar
TL'lik bir katkı sağlayacak. Çok daha iddialı bir şey söyleyeceğim; Ulaştırma
ve Altyapı Bakanlığı olarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük yatırımcı
bakanlığı olarak, 2040 yılına gelindiğinde, artık genel bütçeden bir kuruş dahi
almadan, kendi bütçesini, kendi gelir kaynaklarını üretmiş bir bakanlık olarak
artık kendi gelirini üretip Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün Anadolu topraklarına
kendi yatırımını ve finansını kendisi üretecek bir konuma gelecektir."
TÜRKSAT 5B 19 ARALIK'TA FIRLATILIYOR
Bakan Karaismailoğlu, Türkiye'nin
uydu, haberleşme ve uzay çalışmalarından bahsederek, Türksat 5B uydusunun 19
Aralık Pazar günü Space X Falcon 9 roketiyle uzaya fırlatılacağını söyledi.
Türksat 6A uydusunun çalışmalarının sürdüğünü dile getiren Karaismailoğlu,
"Onu uzaya fırlattığımızda kendi uydusunu üretmiş 10. ülke olarak uzayda
da Türkiye gururla temsil edilecek" diye konuştu.